Hem hareket eden, hem de düşünen insan otomatını
yapmayı başaran ise Wolfgang Ritter von Kempelen adlı
Macar asıllı bir mekanikçidir. Kempelen’in 1769 yılın-
da gerçekleştirdiği insan otomatı, bir masaya oturmuş ve
karşısındakiyle satranç oynayan bir adamdır! Başı dönen,
gözleri oynayan, bir eliyle ucuna sigara takılı uzun çubu-
ğu tutan, öteki eliyle de taşların yerini değiştiren otomat,
rakibin şahını tehdit edecek bir hamle yaptığında ses de
çıkarmaktadır! Kempelen, Viyana’da, İmparatoriçe Maria
Theresia’nın desteğiyle yaptığı otomatına “Satranç Oyna-
yan Türk” adını vermiştir.
Dünyanın ilk hareket eden ve daha da önemlisi düşünen
adam otomatı Büyük Frederich ile satranç oynar ve Prusya
kralını herkesin gözü önünde bir güzel yener! Yendiği sade-
ce Büyük Frederich olsa iyi!..
Robot Türk, satranç oyununda hiç yenilmemiş olan Napoleon Bonapart’ı da mat etmeyi başarır. Oyuna başla-
madan önce, Satranç Oynayan Türk’ün kapakları ve çek-
meceleri açılarak, çarklardan oluşan mekanizması tüm iz-
leyicilere gösterilir.
İnsanlık tarihinin en çok konuşulan ve en uzun süreli
ilgi uyandıran otomatını görenler arasında ünlü yazar Go-
ethe de vardır. Kempelen’in otomatı 1820’de Amerika’ya
gönderilir. Makineye hayran olup, hakkında yazı yazanlar-
dan biri de Edgar Allen Poe’dur...
Satranç Oynayan Türk’ün şöhreti tüm dünyayı sarar...
Ne var ki bir gün Johann Allgaier adlı biri çıkar ortaya! All-
gaier, makinenin içinde kendisinin olduğunu, bir ayna sa-
yesinde oturduğu yerin görülmediğini açıklar. Kempeler’in
aslında bir sihirbaz olduğuna herkes inanır.
Bunun da nedeni, Allgaier’in iki bacağı da kesik bir
cüce oluşudur! Satranç Oynayan Türk’ü görmek isteyenler
yine de sergilendiği fuarlara akın ederler. Ta ki kimi kay-
naklara göre Philadelphia, kimilerine göre de Chicago’daki
bir yangında Satranç Oynayan Türk kül olana kadar...