Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

263 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Dikkat spoiler içerir.
Öncelikle bu eseri okumak isteyen okurdaşlarım bu eserin bir üçlemenin son parçası olduğunu bilmelisiniz. Yoksa benim gibi son eserden okumaya başlamak zorunda kalabilirsiniz. Bu üçlüme Sardalye Sokağı,Yukarı Mahalle ve Tatlı Perşembe eserlerinden oluşuyor. Aslında iki eseri almışım bilmeden lakin biri eksik kalmış. Neyse ki " ulan tüh be!" dememe gerek kalmadı. Araştırmalarım sonucunda üç eserinde kendi içerisinde özgün bir kısmı olduğunu öğrendim. Sadece mekan ve kişiler bakımından ortak envanterler mevcut. Şimdi.. Gel gelelim eserimize . Bir sınıflandırma yapacak olursak olaylar bilim insanı Doc, zorlu bir yaşam sebebi ile kerhanede çalışmak zorunda kalmış Suzy ve Sardalya Sokağı sakinleri arasında geçiyor. Doc, 2. Dünya Savaşı'nda görevini tamamladıktan sonra ülkesine dönen bir bilim insanıdır. Hazel'in tanımlaması ile de kendisi bir böcek doktorudur. Oldukça bağımsız bir kişiliğe sahip olan Doc kendisine ait Batı Biyoloji Labaratuvarı'nda eski yaşamına geri dönmeye çalışmaktadır. Malum labaratuvarını emanet ettiği çatlak bilim insanı yaşlı Jingleballiks labaratuvarının içine etmiştir. Lakin tek sorun bu değildir. Doc,kendisini iyi hissetmemekte içinde büyük bir boşluk ve yalnızlık hissetmektedir. Lakin bunu kendisine asla itiraf edemiyor ve kendisini bilimsel araştırmalarına deli gibi gömüyordur. Buna rağmen yazmaya çabaladığı makalesini bir türlü yazamamaktadır. Muhtemelen 2. Dünya Savaşı'nın yıkıcı etkilerine bizzat şahit olan Doc, şuan da bunun ruhundaki yıkıcı etkileri ile de savaşmaktadır. Ve atom bombasindan farksız olan iç sesi durduramadığı bir baskı ile ona haykırmaktadır: " Yalnızsın! Yalnızsın!". Doc'un eskisi gibi olamadığının farkında olan Sardalya Sokağı sakinleri bu süreçte en az Doc kadar sancı çekmektedir. Çünkü Doc, Sardalye Sokağı'nın vazgeçilmez bir unsurudur. O hasta ile tüm sokak sakinleri hasta demektir. Bu sebeple büyük bir özveri ile Doc'u iyilestirmenin yolunu ararlar. Bu amaçla öne çıkan önemli karakterler; Mack, Hazel, Fauna'dır. Tüm bu çabalar devam ederken Sardalya Sokağı'na gidecek hiç bir yeri kalmamış,zor durumda olan Suzy ayak basmıştır. Suzy, Doc'un aksine eğitim seviyesi düşük , cahil, sivri dilli ve kaba bir kızdır. Lakin tüm bunlar yüreğinin güzelliğini örtbas edememektedir. Çaresiz kalan Suzy, Bear Flag adındaki kerhanede Fauna'nın( mekanın sahibi) kanatları altına girer. Burada benim dikkatimi çeken şey ise Fauna'nın kerhanesinin bildiğimiz kerhanelerden çok farklı olduğudur. Fauna bir öğretmen edasında kızlarını eğitmektedir. Adabı muaşeret dersinde sanırım bir numara gibi görünüyor. En temel amacı kızlarına iyi evlilikler yaptırmaktır. Böyle evlilikler yaptırdığı kızları içinse duvarına yıldızlar asmaktadır. Kısacası Sardalya Sokağı'nın fahişeleri dahi çoğu kez birçoklarından daha insandır. Fauna Doc'un gerçek bir eşe ihtiyacı olduğunu ve tüm sorununun yalnızlık olduğunu düşünmektedir. Doc'sa bunu şiddetle reddetmektedir. Hatta Fauna'ya " ne olur beni evlendirme" dediği de duyulmuştur. Fauna ise fahişelik için uygun olmadığını düşündüğü ( çünkü Suzy bu konuda epey beceriksizdir) Suzy'i Doc için seçmiştir bile. Fakat Suzy Doc'tan hoslansa da ona layık biri olmadığını düşünmektedir. En önemlisi de Suzy kendini son derece değersiz biri olarak görmekte ve özgüveni oldukça düşüktür.Bu süreçte Fauna Suzy'de büyük değişimler yaratarak Suzy'nin kendi özbenliğini bulmasında öncülük eder. Öyleyse ki bu durum herşey ayarlanıp Doc'un da Suzy'i kabul ettiğini belirttiği o büyük Flophouse Palas partisinde Suzy'nin Doc'u reddetmesine sebep olmuştu. Suzy kendi ayakları üzerinde durmak istiyor, biri onu sevecekse de olduğu gibi herşeyi ile kabul etmesini istiyordu. En önemlisi de Doc'a layık olmak ve onu haketmek istiyordu. Ona bağımlı kalaraksa bunu başarması oldukça zordu. Geri kalan kısımda ise Suzy kendi ayakları üzerinde durmayı başarır, Sardalye Sokağı sakinleri de onları bir araya yeniden getirmek için oldukça çaba harcarlar. Doc ise iç hesaplaşmasını yapmıştır. Suzy olmadan asla bir bütün olamayacağının artık farkındadır. Sonuç olaraksa bi şekilde Hazel sayesinde (Doc'un kolunu kırar) Suzy ve Doc tekrar bir araya gelir ve eser bu mutlu sonla sona erer. Sardalye Sokağı ise artık eski huzuruna yeniden kavuşabilmiştir. Bu eserden öğrendiklerim ise ; ✓ İnsanlara karşı önyargılı olmamalıyım. ✓ Başkalarının dertleriyle dertlenmek insan olmanın bir sonucudur. ✓ İnsan her zaman kendine karşı dürüst olmalıdır. ✓ Bazen hiç birşeyin olmasa da çok şey olabilirsin. ✓ Kibirli bir insanın zehirli bir akrepten farklı yoktur. ✓ Terkedilmiş bir binada sıkışıp kalsan bile o evi dekore etmeli ve o balkonda çiçek yetistirebilmelisin. ✓ Kendini bulamamış ve kendini aramamış insan kaybolmuş bir insandır.
Tatlı Perşembe
Tatlı PerşembeJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 20211,422 okunma
·
761 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.