Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Hasan El-Benna'nın Vurulması
...Akşam namazını kıldıktan sonra, cemiyetten ayrıldık. Arabamız yok. Bir taksi ile evimize gideceğiz. Şâri-i Melîke Nazlı, Melike Nazlı caddesi, büyük işlek cedde... Fakat akşamla yatsı arası, en kalabalık zamanda, cadde bomboş, kimseler yok. Tamirat var diye caddenin elektiriği kesilmiş. Bekleriz bekleriz taksi geçmez... Biz böyle bekerken, bir jip geldi. Jipten birirleri indi. Geldiler, Hasanül Benna'ya altı kurşun sıktılar, yine binip gittiler. Üstad düştüğü yerden bana sordu: "Arabanın numarasını alabildin mi" "Karanlıktı alamadım" dedim. Ayağa kalktı. "Şurada bir sağlık merkezi olacaktı, oraya gidelim." dedi. Hızlı hızlı yürüdü. Adeta koşuyordu. Bir taraftan da kanı pantalonundan yere damlıyordu... Sağlık merkezine vardık. Kimse yok. Elektirik kesik, bu gece hastahane çalışmayacak diye, herkesi göndermişler. Yalnız bir bekçi var. Ben telâşla, çaresizlik içinde sağa sola koşturdum. Kimseyi bulamadım. Üstad kan kaybediyordu.... ... Neden sonra tabibler geldiler. Elektirik geldi. Baktılar. Aralarında şöyle konuşuyorlardı: "Adamcağız ölsün diye ihmal edilmiş. Kan verilseymiş yaşarmış. Kurşunların hiçbiri öldürecek yerlere gelmemiş. Kan kaybından ölmüş..."
Sayfa 281
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.