Efnan Zahredar! Ailesinin biriciği prenses gibi yetiştirdiği, tek çocuğu, varisi, derslerinde çok başarılı lakin bir o kadar da ezik ve saf ah pardon gerizekalılıkta nirvanaya ulaşmış bir kız. Oktar Hazzar! Katil, zorba, her türlü pisliğin içinde cirit atan, ölü kentin sahibi, karşında herkesin tir tir titrediği zebani, günahkar şeytan. Efnan, en yakın arkadaşı Simay'ın sevgilisi olan Oktar'dan nefret ediyordur. Günün birinde Simay'ın zorlamasıyla, kural gereği yanında bir kadının bulunması şartından dolayı, Oktar'a araba yarışında eşlik etmeyi kabul eder. "Tamam" kelimesinin onu bu denli pişman edeceğini ve Ölü Kent'in onun cehennemi olacağını nereden bilebilirdi ki? ~ Kitap boyunca, "O şişik egonu içine çek Oktar" deyip, ardından sayesinde küfür ve argo lügatımı genişlettim. Ayrıca çoğu bölümünde "Oktar'ı kör bıçakla doğrasam kaç yıl yerim?" diye düşündüm kendi kendime. Bir insan bu kadar mı pislik bu kadar mı leş biri olur. Ya Efnan'a ne demeli? O içinde beyin diye et parçası taşığı kafasını duvara vurup küçükken çizgi filmlerde gördüğümüz kafa etrafında yıldızlar dönmesi sahnesini sıkça gerçekleştirmek istedim. Yok arkadaş bir kadını bırakın, bir insan bu kadar gerizekalı ve ezik olamaz. Olmamalı... Allah o beyni sana kullan geliştir diye vermiş et parçası olarak külek kafanda taşı diye vermemiş. Kitabı sevdim mi? Evet Efnan ve Oktar'a rağmen sevdim. 571 sayfa olsada dili sade ve çok akıcı. Kurgu sizi içine çekmeyi başarıyor ve okumak için elinize aldığınızda ne kadar sayfa okuduğunuzu anlamıyorsunuz bile. Aksiyonlu ve şaşırtıcı bir sonla biten kitaba dair bir çok tahminim var, bakalım nokta atışı yapabilecek miyim? 2. kitapta neler bekliyor bizi, merakla bekliyorum. Sizler de aksiyon, gizem, maceranın yanı sıra dram ve aşkın harmanlandığı gençlik tarzı kitapları seviyorsanız tavsiyemdir.

Ölü Kentİlayda Melis Okurgan · Perseus Yayınevi · 2020160 okunma

·

286 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.