Ömrümüzü hangi vehimlere kurban ediyoruz düşünmeden birçok değeri feda ettiğimiz insanlar buna ne kadar değer oysa biz hergün parça parça eksilip ,manasız şeylere bel bağlayarak ziyan oluyoruz. Ziyan olan bir can daha İffet... Yasak bir aşkın kucağına düşen iffet evli bir kadına aşık olur ve kendini hiç tereddüt etmeden feda eder. Çocukluğun da tatillerini geçirmek için gittikleri halasının çiftliğinde dinlediği bir masal İffet’in ruhunda derin izler bırakır. Bu, sevdiği kadının namusunu kurtarmak için kendini dereye atan köylü gencin hikâyesidir İffet’in fedakârlığının temelinde işte bu hikaye yatar bu hayalle birlikte aşkla tanışır. Buluştukları bir gece dışarıdan ayak sesleri duyarlar. Kaçıp kurtulma imkânlarının olmadığının farkında olan İffet değirmen masalındaki İsmail’i hatırlar. Hiç düşünmeden, gayriihtiyarî dudaklarından şu sözler dökülür: “Seni kurtarmak için ne lazımsa yapacağım. Adi bir hırsız olduğumu söyleyeceğim. Hırsızlık için eve girdiğimi iddia edeceğim.. İnsan hayatında doğruluğu, temizliği, ahlaklılığı en ulvî faziletlerden sayan, Hocası Mahmut Efendi’nin “Evlatlarımın maktul olmalarını katil olmalarına tercih ederdim!” (s. 20) sözü, İffet’in bundan sonraki yaşamında izleyeceği yolu çizer. Mahmut Efendi’nin bu sözü hatırlayan İffet, Vedia’nın iffetinin katili olmaktansa masallara has kendi aşk ve fedakârlık duygusunun maktûlü olmayı tercih eder. Ve kendini hırsız diye yakalatarak hayatının geri kalanını bir damga ile yaşamasına sebep olur..Değirmen masalındaki köy delikanlısı gibi hayatını kaybetmez ama ondan daha kötü bir sonla, damgalanmış bir hırsız olarak hayatına devam eder belki ahlaklı bir davranış yaptı vedianın namusunu kurtararak kendince lakin baştan sona erdemsiz olan bu davranış onun hayatını heba eder. Hapis hayatının ardından döndüğü hayat bütün acımasız gerçekliği ile karşılar onu birkaç insan haricinde kimse kalmaz etrafında. Ona iş vermek isteyenler ise çoğunlukla dolandırıcılar, hırsızlar olur. Hatta kendisi için büyük fedakârlık yaptığı kadın dahi onu tanımaz, istemez. Sevilen yüzünden dile düşen seven anlar ki hayatını bir vehme kurban etmiştir. İffet gibi görüşlerini söylemekten çekinmeyen akıllı ve temiz bir adamın evli bir kadın ile birliktelik yaşayacağını hiç düşünmezdim burada yazara biraz sitem etsek yeridir içi bu kadar sağlam bir karakteri böylesi bir duruma sürükleyerek iffete haksızlık yaptığını düşündüm belki de iffet kendine haksızlık yapmıştır...Aslında her insanın zayıf yönleri olduğunu göstermeye de çalışmış olabilir yazar. Kahramanın ismine gelecek olursak erkeklerde hiç duymadığım bir isim kitabın yazıldığı dönemde de erkelerde pek rastlanan cinsten bir isim değil yazarın burada ironiye başvurduğunu düşünüyor insan. Konu sıradan lakin anlatım farkıyla ve çevrelen olaylar örgüsü ile hem zenginleşip hem de güçlü hale gelmiş evli kadın bekar genç konulu bir çok kitap var zira. Anlatıcının kahraman olması inişli çıkışlı ruh hallerini ve iç muhasebesini daha iyi şekilde yansıtıyor okuyucuya . Son olarak ibretlik bir öykü ama biz damdan düşmeden düşenin halini anlamamakta ısrarcıyız empati kurmayı hiçe sayıyoruz. Oysa hepimizin içinde bir İffet var zayıf yönlerinin her an kurbanı olmaya hazır kendimizi sıkı tutmalıyız yoksa her an yanmaya razı bir pervane olabiliriz.

DamgaReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 20173,300 okunma

··

52 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.