Gönderi

Evin sessizliği canımı sıktı. Günün gürültüsü patırtısı içinde özlediğim sessizlikle, gecenin bu saati kavuştuğum sessizlik aynı değildi. Hiçbir şeyin yokluğu varlığına denk değildi. Sanırım ondan. Sessizliğin de türleri vardı. İnsanın kalbini yerinden oynatan güzel bir anın peşi sıra gelen, kuş tüyü gibi bir sessizlik vardı mesela. Öyle kıymetli bir şeydi ki o, tek bir kelime etsen hayat affetmezdi. O anki sessizlik öyle değildi. Bilakis,görmüş geçirmiş, hayatın feleğinden geçmiş yaşlı bir kadının uzakta bir noktaya dalan kocaman gözlerini kırpmadan, “Bu sessizlik hayra alamet değil” dediği cinsten bir sessizlikti.
Sayfa 116Kitabı okudu
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.