Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Maddenin değeri...
YA: Mesela bir şapka arzularsın. Elde ettiğinde gururun okşanır,ruhun hoşnut olur. Arkadaşlarının şapkayı alaya aldığını, onunla dalga geçtiğini varsayalım: bir anda değerini kaybeder; ondan utanırsın gözünden düşer, bir daha asla görmek istemezsin. G.A: Sanırım anlıyorum. Devam et. Y.A: Sonuçta bu aynı şapka, değil mi? Değişme yok ama istediğin, şapka değildi, sadece onda ruhunu tatmin edecek birşey vardı:. Bunda başarısız olunca, tüm değerini kaybetti. Maddi değer diye bir şey yoktur; sadece manevi değer vardır. Bazen fiilen maddi değeri olan bir şeyin peşinden koşar durursun, gerçekte ise öyle bir değer. yoktur. Sahip olduğu tek değer, geçici bir süreliğine de olsa, onun arkasındaki manevi değerdir: bunu kaldırınca bir anda değersizleşir; şapka gibi. G.A: Şimdi bunu para özeline getirirsek? Y.A: Tabii, getirelim. Para da sadece bir semboldür, maddi değeri yoktur; parayı isterken gerçekten onu istediğini düşünürsün, fakat gerçekte öyle değildir. Onu manevi getirileri için arzuluyorsun; getirmezse, onun da değerinin kaybolduğunu keşfedersin. Köle gibi çalışan, huzursuz, tatminsiz bir adamın acıklı hikâyesi vardır. Bu çalışmalar sonucunda bir servet biriktirmiş, bundan dolayı çok sevinmiş; fakat bir hafta sonra bir veba salgını, dünyada değer verdiği herkesi alıp götürmüş ve onu yapayalnız bırakmış. Parasının değeri aniden düşmüş. İçindeki sevincin paranın kendisinden gelmediğini, ailesine sunduğu zevklerin verdiği manevi memnuniyet-ten geldiğini. anlamış. Paranın maddi hiçbir değeri yoktur; onun manevi değerini kaldırırsan geriye sadece bir süprüntü kalır. Herşey için bu böyledir, küçük yada büyük görkemli yada önemsiz;istisnası yoktur. Tacın, tahtın, mücevherlerin, küçük yada büyük çapta şöhretin hiçbir maddi değeri yoktur, hepsi aynıdır. Ruhu doyurduklarında değerlidirler, bunu başaramazlarsa değersiz olurlar.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.