Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

532 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
21. YAŞ GÜNÜME ARMAĞANIM
Yarın 21. yaş günüm. Bu hayata karşı verdiğim savaşın, zaman zaman kenarında usulca dinlenip soluk almamın,kimi zaman kötülerle,iyilerle,çıkarcılarla, beni aldatanlar kandıranlar kimi zaman da iyi ki tanımışım dediğim insanlarla yaşamamın 21. yılı. Kitapta her kadın için 7 yılda bir diğer evreye geçtiğini söylemişti yazar ben de dördüncü kısıma kendi ifadesiyle "yeni hayat/yeni dünya/dünyaları araştırma çağı" na geçtim. İşte bu kitap okuduğum bu zamana kadar okuduğum ve okuyacağım(çok iddialı olmadı mı ) en sağlam kitaplardan. "Çok abartmamış mı " gibi düşünceleriniz okuma hızınızdan daha önce gelmeden kendimce sebeplerimi açıklayacağım :) Öncelikle Clarissa Pinkola Estes-kitabın yazarı aynı zamanda psikanalist- neredeyse 25 yıllık bir çalışmanın ürünü olduğunu yazmış. Öngörülen bir ömrün çeyreği. Bu emek için bile okunmaya değer. Vahşi kadın arketipiyle ilgili mit ve öyküler anlatılmış. 2 hikaye dışında hiçbirini daha önce duymamıştım. Siz üstünkörü okuyorsunuz öyküleri/efsaneleri bir bakıyorsunuz yazar katman katman öyle bir inceleme yapıyor ki bu çıkarımı anca ince düşünerek bulabilirdiniz ve klasik en az 3 hikayede ben bunu daha önce yaşamıştım diyorsunuz. Sizin acılarınız, deneyimleriniz, haksızlığa uğradığınız her an, sırlarınız çarşaf çarşaf dökülmüş gibi. Zaten yazar danışmanlarına da -tabi ki gizliliği koruyarak-atıfta bulunuyor yalnız olmadığınızı anlıyorsunuz. Kendimle ilgili örnek vermem gerekirse son zamanlarda kontrol edemediğim bir öfkem var. Bu öfkemi hiç üzmek istemediğim insanlara yöneltmekten korkmakla birlikte hangi olayla kıvılcımlanıp felaketim olacağını kısacası neyden kaynaklandığını bilmiyorum. Tam öfkenin temel sebeplerini anlattığı sayfalara geldiğimde error verdim. Kendime çıkarımlar yaptım ve bu konuda yalnız olmadığımı anladım. Belki de en büyük problemimiz yaşadığımız her korkunç/depresif/anlatılmayacak kadar derin olan konularda yalnız olduğumuzu düşünmek ve sorunlarla debeleşmek. Orada bir durmak lazım. Hatta son zamanlarda yaptığım bir şey direk ortamdan kaçıyorum sonraki günler tekrar uğrayıp çözüm odaklı düşünüyorum. İncelemeyi çok uzun tutmak istemiyorum çünkü bu bir fragmandı. Daha fazla devam edersem kitabı anlatmaktan ve kaynağını senin bulman yerine sana sunmaktan korkuyorum. Son olarak bir alıntı yaparak veda ediyorum. ... " birlikte çalıştığım zeki ve yetenekli bir kadın, bana ortabatıda yaşayan büyükannesini anlatmıştı. Büyükannesi için gerçek anlamda iyi zaman geçirmek, Chicago trenine binmek ve başında kocaman bir şapkayla Michigan avenue'da dükkanların vitrinlerine bakarak dolaşmak ve şık bir hanımefendi gibi yürümekti. Rastlantı eseri ya da kaderin bir cilvesi sonucunda bir çiftçiyle evlendi. Buğday tarlalarının ortasına taşındılar ve duruma en uygun büyüklükteki zarif, küçük çiftlik evlerinde, duruma en uygun sayıdaki çocukları ve duruma en uygun kocası ile çürümeye başladı. Bir zamanlar sürdürmüş olduğu o önemsiz hayata ayıracak zamanı yoktu artık. Çok fazla "çocuk" vardı. Çok fazla "kadın" işi vardı. Yıllar sonra bir gün mutfak ve oturma odasının yerlerini sildikten sonra, en güzel ipek bluzunu giydi, uzun eteğini düğmeledi ve iri şapkasını iğneledi. Kocasının çiftesini ağzının tavanına dayadı ve tetiği çekti. onun önce neden yerleri yıkadığını yaşayan her kadın bilir... " Kendine aç kalan ruh o kadar acıyla dolu olabilir ki, kadın artık onu taşıyamaz.
Kurtlarla Koşan Kadınlar
Kurtlarla Koşan KadınlarClarissa P. Estes · Ayrıntı Yayınları · 20217,7bin okunma
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.