Yazarın kendi bakış açısından da bir miktar barındıran, eleştirilere açık ama bir o kadar da gerçeklerle örülü romanı.
'Huzursuzluk' ile parça parça olan ruhumdaki ince sızı 'Mutluluk' ta Meryem'in özgür ve dik, dünyaya meydan okuyan yürüyüşüyle bir nebze de olsa dindi.
Insan olabilmek ve insan kalabilmek için verilmiş büyük uğraşlar işlenmiş. Yani geçmiş yani şimdi. Hayal değil anlatılanlar, ütopik hiç değil. Meryemler var etrafımızda, Cemaller...
Beynime kazıdım içime işleyen her bir cümleyi.
"Gülme, yüksek sesle konuşma"
Ah kadın! Ah ayağı tozlu yüreği korlu Anadolu kadını.Susmak zorunda kalmış, susturulmuş analar, analarımız. Töre cinayetinin bahtsız fidanları.
Parçası olduğum toplumdaki kokuşmuş zihniyeti, sonsuz ahmaklığı işlediğin için teşekkürler Livaneli.
Seherlere ve Irfanlara,
Ve onların dokunduğu hayatlara selam olsun.