Samsa'nın dönüştüğü böceğin boyutunun tam olarak verilmemesi betimlemelerin olmaması beni zorladı. İnsanın tabiatında bencillik olduğunu ve sizi her ne olursa olsun seveceğini düşündüğünüz ailenizin bile farklı olduğunuz zaman sizi nasıl yok etmeye çalışacağını anlatır. Güneşi Gördüm filminde nasıl kendinden olmayan trans bireyin farklılığını kabul edemeyip abisinin öldürdüğü gibi. Kitapta da evin annesi ilk önce böceklikten kurtulacağına inanır bir şeyleri yoluna koymaya falan çalışır. Daha sonrasında tahammüllü kalmaz. Konu ve metafor güzel fakat yazar bizi o böceğin yaşadıklarına daha hakim kılsa böcekle kendimizi içselleştirmemizi sağlasa daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Her yazardan dostoyevski performansı beklemek de benim kusurum.