Uzun süredir okumayı düşünüyordum ve şimdiye denk geldi.
Açıkçası ismi ilk günden beri dikkatimi fazlasıyla çekiyordu.
Büyük beklentilerle almıştım kitabı elime ama maalesef ki büyük beklentilerimi karşılayamadı.
Kitap birçok konu ve belirli bir kişiler etrafında dönüyor. Olaydan çok durum hikayesi özellikleri taşımakta.
Yazar değişik olaylar üzerinden ruhsal ve psikolojik çözümlemeler yapmakta.
Kurguladığı karakterlerden Sabina devrim ve isyanı sembol eder. Dokunduğu her hayatta bir iz bırakır. Tereza sonsuz bir aşkla kabulleniş tanrıçasıdır. Tomas başarılı bir doktor ama Terezaya karşı sadakatsiz bir aşıktır. Franz ise devrim hasretiyle yanıp tutuşan bir eğitim görevlisidir.
Felsefe okumayı seven biri olarak yazarın var olmanın felsefi derinliğini işlemesi de ayrıca kitaba bağlayan bir etken.
Roman karakterlerine hayatla ilgili farklı farklı aforizmalar söyletilir.