#mustafakutlu 'nun #türksanatmüziği -nin nadide eserlerinin adeta resmi geçit yaptığı yeni kitabı #tirendebirkeman 'ı bitirdiğimde hepimizin kulağına mutlaka o narin sesi çalınmış büyük sanatçı #müzeyyensenar 'ın vefat haberini almıştım. Sanki Kutlu'nun eserindeki Kenan'ın #keman -ıyla birlikte O'da susmuştu. Bu eserle birlikte #uzunhikaye ile başlayan uzun hikayeler serisine yeni bir halka daha ekledi yazar. #tren olmazsa olmazı adeta Kutlu hikayelerinin. Otobüs yolculuğunu anlattığı o güzel hikayesi #mavikuş 'ta bile bütün telaş trene yetişmek içindir. #kitap Kenan'ın anlatımıyla başlıyor. Kenan bir gazinoda babasindan yadigar kemanı çalıyor. Öğrencisi ve sevdiği olan Semiramis'i yetiştiriyor, assolist yapiyor ve evleniyorlar. Bir de çocukları oluyor Sado. Gel zaman git zaman; sahne sevdası Kenan sevdasının önüne geçiyor. Gerçek aşkı tatmayan kişiler gibi çıkarları doğrultusunda eşi ve oğlunu bırakıp kaçıyor or... Semiramis. İşte hikaye aslında tamda burada baslıyor. #kemani kenan'ın oğluyla ve acılarla kol kola yolculuğu... /// Çiceklere ve kuşlara dair uzmanlığını bildiğimiz yazarın üçüncü bir uzmanlık alanı çıkıyor karşımızda bu kitapta; #şarkı-lar. Eseri okudukça sanki bu şarkıları gün yüzüne çıkaralım, yeniden dinleyelim diyen yazarın: şarkılar üzerine kurduğu vir kurguyu akla getiriyor. /// Mahalle bakkalı, nacar marka saat, kırkbeşlik plaklar, gazoz kapağı biriktiren çocuklar tabiki de bu hikayede de var. Masumiyeti bozulmamış mahalle kültürünü yine yaşatmaya çalışmış yazarımız.