Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Devletler ve devlet adamlarının anlamsız hırs ve tamahları yüzünden yaşamları ellerinden alınmış genç insanlar kadar üzücü çok az şey var dünyada. Artık tarih kitaplarını okurken ve tarihî belgeseller izlerken " Falanca sayıda insan öldü." Ifadesini duyduğumda kanım donuyor çünkü düşünüyorum, "Acaba kaç tane anne, hayatının baharında yitip gitmiş oğulları için ağıt yaktı? Acaba kaç tane çocuk küçücük yaşında yetim kaldı ve baba sevgisinin neye benzediğini bile bilmeden büyüdü? Acaba kaç tane kadın eşleri ya da sevdiklerinin arkasından gözyaşı döktü ve kalbi buz kesti?" Bunlar, insanlar öldürmeyi keşfettiğinden beri (Habil ve Kabil'den beri) yaşanıyor ve sayılarını milyonlarla bile ifâde edemeyiz, milyarlar gerek belki. Işte, kitabı bitirdiğinizde yüzünüze tokat gibi çarpan gerçek bu! Savaşlar, aslında kurallı ve sistematik, toplu cinayetlerdir ve bu hep vardı, hep de olmaya devam edecek. Varını yoğunu o obur "toplu cinayetlere" vermiş, Tolgonay gibiler hep var olmaya devam edecek çünkü "insan" denen hayvanın kanında savaşa karşı büyük bir açlık var ve bunun sonunda ortaya çıkan hiçbir acı, onun çekiciliğini yok edemiyor: Bu bir ihtiyaç. Aslında kitap oldukça tatlı ve güzel bir şekilde başlıyor; insanlar işinde gücünde, aileleriyle mutlu ve huzurlular, güzelce yaşayıp gidiyorlar fakat bir ulağın getirdiği savaş haberi bütün bu huzuru kana buluyor ve zamanla, artık bir haber olmaktan çok uzak bu olay huzurdan fazlasını kana buluyor. Aradan yıllar sonra, ana karakterimiz Tolgonay'ın doğa anaya anlattığı acı geçmişini okuyarak görüyoruz bütün bunları. Gerçekten, anlatmak istediğim daha çok şey var ama sanırım bu kadarı yeterli. Ağlayarak okuduğum muazzam bir kitaptı ve bir savaş kitabı yazmak için mutlaka cepheye giden askerlerin gözünden yazmanıza gerek yok; geride kalanların hikayesi de en az onlarınki kadar sarsıcı. Aslında bu kitap bir haykırış: " Insanlar savaşmadan yaşayamaz mı?"
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,2bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.