- "Gidiyor musunuz?" Diye sordu.
- "Gidiyorum! Burada canım sıkıldı . . . Uzun yollar beni dinlendirir!"
- "Burada kalın! Kral emrinize bir alay asker verebilir!"
- "Yok canım ... Ben kendi kendimi idare ede miyorum bir de onlarla mı uğraşacağım! .." - "O halde güle güle. . . Ne tarafa gitmek niyetindesiniz?"
Pardaillan gülümsedi: - "Sahi yahu . . . Ben ne tarafa gidiyorum?" Şapkasını başından çıkarıp havaya kaldırdı, sonra:
- "Rüzgar gülünü bilirsiniz" Dedi. "Rüzgarın şapkamın ucundaki tüyü ne tarafa doğru yatırdığı nı söyler misiniz lütfen ?"