Ben bu kitabı daha önce bitirdim aslında.. ama dün gece rüyamda birden Sirius'un ölüm sahnesini gördüm.. aniden kalktım ve gözümden bir yaş süzüldü.. o kadar gerçekçiydi ki.. Harry'nin çığlıklarını ben atıyordum.. O halde insan olmak istemiyorum! Ve ağlamaya başlıyorum.. ama o gelmiyor yanıma. Belki de gelemiyor. Birden Sirius'un beni asla bekletmediği geliyor aklıma daha çok ağlıyorum.. sonra aklıma geliyor yine.. Sirius'un bir mezarı yok. Ondan nasıl özür dileyeceğim? Koca bir aptal olduğumu, Kreacher'ın oyununa geldiğimi nasıl söyleyeceğim..
Şu anda bunu yazarken bile gözlerim doldu.. kendimi zor tutuyorum.. arada sırada aklıma geliyor ya da belki hiç çıkmıyor, Rowling'e sinir oluyorum... Sirius'un duygu dolu sözleri çalınıyor kulağıma.. İyi iş James!
Sonra ileriye sarılıyor sanki görüntüler.. gülerek öldüğü geliyor aklıma bu sefer.. Hayatının son anına kadar mücadele vermişti oysaki.. Belki de haklıydılar.. o da savaşırken ölmek isterdi.. Sonra birden rahatlıyorum.. en yakın arkadaşlarıyla bir aradalar şu an diye düşünüyorum.. ağlıyorum.. yine..