Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Dikkat dikkat
Bu konuyu serinkanlılıkla ele alalım. Âşık olduğumuz zaman, sanki özgürlüğümüzden, hayat tarzımızdan, boş zamanlarımızdan, gerektiğinde kullanılacak kişisel kaynaklarımızdan vazgeçmemiz istenmiş gibidir. Peki ama tüm bunlar ne içindir? Dünyaya bir bebek getirmek, yani çocuğun güzelliği, zekâsı ve sağlığıyla ilgili alışıldık kaygılarla beraber hamileliğe katlanmak için; kilo almak ve birçok kez olduğu gibi bekârkenki vücut ölçülerine bir daha sahip olamamak için; doğum esnasında acı çekmek ve bizi her gece üç defa uyandıracak, sonra kaynaklarımızın büyük bir kısmını tüketecek ve arkadaşlarla eğlenmek için gece dışarıya çıkmamızı engelleyecek ve nihayetinde her şeyi eleştiren ve hiçbir şeyi beğenmeyen somurtkan bir ergene dönüşecek olan bir bebekle ilgilenmeyi öğrenmek için... Yine de, çocuk doğduğunda, sihir harekete geçer ve bütün bu dezavantajlar ufak detaylar gibi gözükür: Onun büyüleyici kokusu, tatlılığı, gülümsemesinden başka bir şey görmeyiz ve onun dünyaya gelmesinden önce onun mevcudiyetinin verdiği mutluluğu verebilecek başka bir şey hayal edemeyiz. Bir bakıma, doğa bizi reprodüksiyon yoluna sokabilmek için bize bir tuzak kurmak zorunda kalmıştır.
··
5 görüntüleme
Requiem okurunun profil resmi
Anlamadim biz ne yapacaz ne yapmayacaz.dogurmalimiyiz doğurmamalıyız yada dogurtmalimiyiz mi dogurtmamalimiyiz🐴🐴🐴
Alper okurunun profil resmi
Siz de sadece kendi açınızdan bakmışsınız. Dediklerinize harfiyen katılıyorum. Bunun yanında çocuğun açısından da olaya bakmaya çalışıyorum. Dünya her an bir savaşın eşiğinde, işsizlik almış başını gidiyor. Ekonomik sorunlar her gün biraz daha yaşam standardını aşağı çekiyor. Tüm dünyada suç oranları artıyor. Böyle bir ortamda, biz kendi hayatımızdan memnun olsak bile acaba o olacak mı? Bunu da işin içine katınca geleceği hiç parlak görmüyorum.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.