Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
AŞK AŞKIN ARACIDIR. Binlerce söz söylenebilir bir duyguya, Binlerce anlam yüklenebilir bir duruşa, Zamanlardan geçilir, bir an’dan geçilmez. Yutkunamamanın verdiği duyguyu sayfalarca sözcük cümleye dönüşüp anlatamaz. Cümle kapısı aşkta kifayetsiz. Cümle kapısı aşkta çaresiz. Ya Züleyha… Mektup yazmak istiyor Züleyha. Önünde papürüsten kağıt ve bir de kalem. Eğilip bakarken kağıda beyazlığında kağıtta Yusuf’u görmüş gibi. Yusuf yazıyor Yusuf diye bitiriyor. Değil mi ki; ay çıktı Züleyha baksana, dediklerinde; Yusuf göğe mi çıktı diyor. Kader tecellisini eyleyince ondan öteye gidilmiyor. Zaman onları seçip masalsı hayatlarını onlara sunarken. Sözlerle anlatılan hiçbir söz yazarlara ve anlatıcılara yetmedi. Her kalbini hisseden, her aşk dileyen kendini onlarda buldu. Sonu bilinen sona hep merakla gitti dimağlar. Merakla uzandı eller o kitaba. Neyiz bu hikayede. Baba kayırdı, Yusuf misali dedik. Kardeşler sırtımızdan vurdu, Yusuf misali dedik. Dert kuyularında kaldık, Yusuf misali dedik. Satıldık, Yusuf misali dedik. İftiraya uğradık, Yusuf misali dedik. Zindanlarımız oldu, Yusuf misali dedik. Aşka düştük, Yusuf misali dedik. Yusuf Mısıra sultan oldu. Bu bizden olur demedik. Züleyha Yusuf yüzünde hakkı buldu, biz buluruz diyemedik. Yusuf kardeşlerini affetti, biz eski defterlerle yüzleştik. Yusuf babasını anladı, biz ama babam dedik. ….. Kur’an’da en açık kıssa. Başı sonu ortası ile derslerle dolu bir uyarı. Nazan Bekiroğlu bunu şiirsel anlatımı ile çok güzel işlemiş. Her yazarın uğradığı bu hikaye onun için gezindiği sözcük cenneti olmuş. En çok sevdiğim yönü Hz. Yakub’u anlatırken baba olmanın verdiği sevgisini derinden işlemesi. Bir baba evlat ayırabilir mi? Bir baba birine canım derken diğerini kanından yok sayabilir mi? Saymadığım için, kırılmasınlar diye, güven duvarım da gitmesin diye “ver bize Yusuf’u baba” sözüne emanet sözleri ile teslim ediyor canlarına can’ını. Yusuf’unu. Hz. Yakub Peygamber, Kul, Baba, Hz. Yakub Allah sevgisi ile donanmış, Rahmet ile sığınmış, Merhamet ile sarılmış. Hz. Yakub Kabulleniş, anlayış, bekleyiş, acı, sabır, gözyaşı, dua,….şükür. Bir yürek ki; kaç sevgiyi barındırmış. Değil mi ki kalp Allah’ın evi. Değil mi ki, kalp kulun menzili. Allah için doğar, Allah için yanar, Allah için susar. Bir imtihanı yaşamanın en kolay yolu değil midir Allah rızası.. Züleyha; İnsan sevdiği insanın kaderinden pay alır. Yusuf’un rota gecesinde kendisi payını alır. Züleyha gelince gelinlik yaşa, ihtişamlı salınışına vurulur herkes. Saçlarının karası, gözlerinin gecesi…suretinde bir güzellik ki dillere destan. Bir rüya görür. Bir ürperti geçer teninden. Bir görüş, bir güneşe, bir aya, bir gökyüzüne değer. Seninim dedi, benimsin dedi. Rüya yorumu peygamber meziyetidir. Ne bilsin ihtişamın iç alemden geldiğini. Ne bilsin gözle görünenin aslında yok olduğunu.. varlıkta varın yok olduğunu, buldum dediği yerde hiçlik olduğunu. Potifar’a yorumladı rüyasını… Bir sınanma ki her yanı ayrı acı, ayrı sabır. İlahi aşka adım adım. Yitirmek gibi bulmanın zamanı vardı. “gel, demişti Yusuf Züleyha’ya, şimdi sen gel. Ama bana değil, benim Rabbim’e gel. Gel ve Rabbini bi!” Rabbini bulan Züleyha yıllar sonra yüzünün okunan mesnevisinde her elif gibi çizgisine bir ad koymuştu. Onu Rabbine uşaltıran sevginin Yusuf’tan Hakka olan sevgi olduğunu bilmişti. Bu elif diyordu, Yusuf’un gözlerinde kaybolduğum günden. Bu elif gel dediğim geceden. Bu elif zindana götürülen sevgiliden. Bu elif gözlerini İpek mendille bağlayıp kendimi avuttuğum rab anlayışımdan. Bu elif Rabbim’in sınırları yoktur, o kalplerin içini de gizli aşikar her şeyi bilendir dediğim günden. Bu elif güzellik duam için akıttığım yaşlardan. Bu elif Yusuf için yanarken Yusuf’um diyememekten. Ve şimdi gözyaşları ile Nil eylediğim gece karası gözlerimden eliflerimden taşan bu sular yıkadı kalbimi. Temizledi günahımı. Değil mi ki ben surette güzelliği geçtim, duam kabul olup bir bir eliflerim silindi. Affuv olan Allah hiç yaşanmamış gibi bana yaşlılığımda gençliği verdi. Yusuf’a meftun Bedevi’nin Yusuf güzelliğine layık gördüğü tek şey ona onu sunması olan aynalara ben Züleyha Rabbim dedikten sonra bir Yusuf güzelliği görürüm. Onda görmem gereken gerçeği. Böyle dedi ve bir daha bakmadı aynalara Züleyha. Bu hikayede; Kim düştü kuyuya? Yusuf mu, Züleyha mı? Zindan kimin kaderi? Yusuf’un mu, Züleyha’nın mı? Kim köle, kim efendi? Züleyha efendi, Yusuf köle, Züleyha aşık, Yusuf güzel, Züleyha dillere düşmüş, Yusuf zindana, Kadınlar meraklı, bıçaklar keskin, Züleyha arayıştadır, Allah yakın, Züleyha buldum der, Allah ben hep yakındım. Bulunca Rabbini. Yusuf yüzlüsüne sevdim seni, seni sevdiysem bir eşikten geçtiğimdendir. Yusuf olmak mı zor, yoksa Züleyha olmak mı? Keyifli okumalar!
Yûsuf ile Züleyha
Yûsuf ile ZüleyhaNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202114,8bin okunma
·
50 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.