Kitabımı okurken konusu tembellik deyip onyargıyla yaklaştım ve ben bu romanı okuyamayacağım galiba dedim. Çünkü bence her kitabın bir zamanı vardır diye düşünüyorum, daha önceleri böyle durumla karşılaştım, mesela Umberto Eco'nun Gülün Adı romanını okurken bir türlü romana giremedim ve yarım bıraktım. Daha sonra öyle birşey oldu ki kitaplığımda düzenlemeler yaparken kitabım sanki beni çağırdı ve ben tekrar denedim ve çok keyif aldım. Oblomov'da biraz farklı bir durum yaşadım ve inat ettim. Kitabımın ilerleyen sayfalarında bir aydınlanma yaşadım, çünkü burda yazar duygu gücünü o kadar çok güçlü vurgulamış ki o zaman diyorsunuz aslında hepimiz biraz tembeliz hepimizde biraz oblomov'luk var kiminde azıcık kiminde birazcık kiminde bayağı. Kitap hakkındaki düşüncelerimden sonra sıra geldi incelememe. Romanda Oblomov baş kahramanımız olsa da, onun çevresindeki insanlar, Alman kökenli arkadaşı Ştolts, tıpkı efendisi gibi gerçek hayata hazır olamayan hizmetçisi Zahar, aydınlanan Rus kadının temsilcisi Olga, yaşamını başkalarına adamış, mutluluğu basit detaylarda bulan kadınların temsilcisi Agafya da romanın ayrılmaz bir parçasıdırlar... her biri yaşamımıza giren çıkan, sokakta karşılaştığımız, apartmanda alt katta oturan komşu kadar gerçek, güncel ve kanlı canlıdır.... Oblomov, eğer edebiyat meraklısı iseniz, bir "olmazsa olmaz".... Sizi yavaş yavaş hipnotize eden, gözünüzün önünde şırıl şırıl akan bir dere kadar dingin olduğunu sanarken, bittiğinde, okyanusun derinliklerinde bir vurgun yemişsinizcesine sizi etkileyen bir eser.... Oblomov

Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,1bin okunma

·

64 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.