İçimizi tırmalayan gürültülerden
Duvarlarına sığınıyorsak yuvamızın
Ses ilişmez yosun örtülü girişten
Ahkam kesiyorsak dışarsı hakkında
Ve başımızı hedeflerken çok sesli bir felaket
Kandırıyorsa bizi yemeklerdeki zerafet
Onu onarmak için kalkışlarımız dahi
Birer ‘çalışma komedisiyse’
Vay halimize
**
İnsan bu yüzden ayılmalı, mevcudiyetinin ve mevcudatın farkına varmalı. Kafasındaki meşguliyetlerin ötesinde kendisiyle ve işleyişle meşgul olmalı. Yuvasını mülkü sanmayı, ısrarla tembelliğe kapılmayı bırakmalı.
Hikayenin sonunda “Fakat bu yönde hiç çalışmadım, çocuksu bir züppelikle yaşamayı sürdürdüm, oyunlar oynayıp durdum, tehlike düşüncelerini bile oyun konusu yaptım, gerçek tehlikelere karşı önlem alabilme olanaklarını hep kaçırdım. Oysa uyarılar hep var olmuştu.” demek istemiyorsa.