Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

160 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Başkaldırmak.. inadına yaşamak.. 1942’de II. Dünya Savaşı’nda deneme ve makalelerinin derlemesinden oluşan Sisifos Söyleni, aynı yıl yayınlanmış Yabancı adlı romanıyla birbirini tamamlar nitelikte olup, Nobel Edebiyat ödülüne layık görülmüştür. Yabancı, Düşüş, Sisifos Söyleni okuduğum üç eserinde de varoluşçu izler taşıyan Camus, saçma felsefesini geliştirmiş, uyumsuzluğu, us’a dikkat çekmiş bu kitabında. Saçma felsefesini anlatmak isterken Yunan mitolojisindeki Sisifos karakteri ile bütünleştirmiştir. Sisifos, Tanrılar tarafından bir cezaya tabi tutulur. O, kayayı tepeye çıkarmakla sorumludur. Her çıkarışı sırasında kaya hep aşağıya iner. Sisifos mücadeleci ruhuyla hiç yılmaz, belki de yılmama zorunluluğu ve kendi varlığını Tanrılar’a kanıtlamak için büyük bir çabayla kayayı tekrar zirveye taşır. Kayanın tekrar düşeceğini bildiği halde, tekrar, tekrar, tekrar yukarı çıkarmasa öleceğimizi bildiğimiz halde yaşamamıza benzer. “Yeryüzünün görüntüleri us’a fazla takıldığı zaman, mutluluğun çağrısı fazla ağır bastığı zaman, insanın yüreğinde keder yükselir; kayanın yengisidir bu, kayanın ta kendisidir. Uçsuz bucaksız kederi taşıyamayacak kadar ağırdır,” diyen Camus, bile bile kendisini beyhude olan bu yükü taşıdığını söyleyerek Sisifos’un yerine koymaktadır. Yani yaşamak bir cezadır, belki de bir yük. Yaşama, uyumsuzluğa, absürtlüğe başkaldırdıkça yaşamın anlam bulmasıdır aslında anlatmak istediği. Yaşam ne denli saçma, anlaşılmaz ve bir o kadar da ölümlü olsa da bu mücadele bizi yaşam örgüsünde yaşanabilir, mutlu kılar. İlk bölümünde bahsettiği intihar değil, inadına yaşamaktır der aslında içten içe... Camus’un da dediği gibi; Sisifos’u mutlu düşünelim... Uyumsuzlara selam olsun...
Sisifos Söyleni
Sisifos SöyleniAlbert Camus · Can Yayınları · 20158,3bin okunma
··
112 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.