Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Hani bir şeyi anımsarken "acaba gerçekten böyle mi yaşanmıştı bu" diye tereddüte düşeriz ya, hani geleceğin belirsizliği gibi geçmiş de pusludur ya aslında, hani 'hiçbir şey yaşandığı gibi değil, her şey hatırlandığı gibidir' ya; işte Bir Son Duygusu bunlarla alakalı bir roman. Tony'nin zihnindeki sisli anılarla biz karakterlerin geçmişine dalıyoruz yavaşça, her sayfada anıların üzerindeki sis biraz daha dağılıyor ve Tony'le birlikte biz de "hiçbir şey anlamama" halinden kurtulup gerçekleri net bir şekilde görmeye başlıyoruz. Ve gözümüzün önündeki buğu silinince gördüklerimiz Tony'nin pişmanlığıyla birlikte bizim de içimize oturuyor. Biz de keşke diyoruz, biz de zamanı geri almak istiyoruz ama alamayacağımızı biliyoruz. Kitapta en sevdiğim şey yazarın yalın, abartısız üslûbu oldu; başlarında birazcık da Çavdar Tarlasında Çocuklar'dan aldığıma benzer bir tat aldım, sonrasında olay örgüsü bambaşka bir yere sürüklenmiş olsa da Julian Barnes'ın dili bana hep Salinger'ı anımsattı. Baş karakterin kusurları öylesine gerçek, o kadar bildikti ki; zaman zaman (aslında çoğu zaman) beni sinirlendirmiş de olsa hep bir yakınlık hissettim Tony'e karşı. Çok bizdendi, zaten kendisini ve yaşamını "vasat" olarak tanımlıyordu kitabın bir kısmında; vasat, yani birçokları gibi, birçoğumuz gibi... Gerçekliğiyle beni etkileyen, oldukça beğendiğim, bende buruk bir tat bırakan bir kitap oldu Bir Son Duygusu.
Bir Son Duygusu
Bir Son DuygusuJulian Barnes · Ayrıntı Yayınları · 20212,225 okunma
·
83 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.