Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

920 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
HAYDİ SANCHO, VAKİT TAMAM!
Bugün, okuduğun kitaptan başını kaldırıp, Alonso Quijano ’yu Don Quijote yapan yolda ona eşlik eder misin? Derler ki, bu eseri üç kez okumalıymışız: Kahkahanın duygulara hâkim olduğu gençlikte, mantığın hâkim olduğu orta yaşta ve felsefî düşüncenin hâkim olduğu ihtiyarlıkta. Benim ikinci okuyuşum oluyor. Umarım üçüncüyü de okuyacak kadar zamanım olur. MİGUEL DE CERVANTES KİMDİR? Günümüzden yaklaşık 470 yıl önce yaşamıştır. Okul hayatı kısa sürmüş ve eğitimini kendi kendine tamamlamıştır. O dönemde İspanya'da düello yasaktır ve bu düellolardan birine karıştığı için mahkeme tarafından sağ elinin kesilmesi cezasına çarptırılır. Hâl böyle olunca, bir anlamda Cervantes’in “Don Quijote” olma macerası da başlar. Cezadan kurtulmak için, Osmanlı Devleti'ni İnebahtı'da mağlup eden Haçlı donanmasına katılır. (Daha sonra bu zaferden, Osmanlılar’ın denizlerdeki yenilmezlik unvanlarının ve kibirlerinin hazin sonu diye bahsedecektir.) Kendisi de bu savaş sırasında yaralanır ve askerlikten daha fazla yarar sağlayamayacağına karar vererek ülkesine dönme kararı alır. Bindiği gemi Osmanlılar’ın saldırısına uğrayınca esir alınır ve Cezayir'de beş yıl geçirir. Nihayet Cervantes özgürlüğüne kavuşarak ülkesine dönmüştür. Önceleri tiyatro ile ilgilenir. Bir çok oyun yazar ama pek çoğu günümüze ulaşmaz. Donanmanın ambar memurluğunu yaptığı sırada sorumlu olduğu kasa açık verince, yeniden hapse girer. Cervantes, Don Quijote'un temellerini burada atmaya başlar ve kitap 1605’de yayımlandığında büyük beğeni kazanır. MODERN ROMANIN ERKEN ÜRÜNÜ “DON QUİJOTE” 16. yüzyıl öncesinde edebiyat kısa şiirler, kahramanlık destanları ve halk hikâyeleri gibi unsurlardan oluşuyordu. Ardından din ve din adamlarının yaşamlarını anlatan şiirler geldi. Sonrasında da romanslar… Don Quijote öncesinde, “romans” dediğimiz serüvenlerle dolu metinler yazılmış. Don Quijote yayımlanınca romansların kolaycılığı ve tekdüzeliği ortaya çıkar. Bu eser, romans türünün bitişi, modern romancılığın başlangıcıdır diyebiliriz. Cervantes burada, gerçeklikten uzak romansları kötülemek yerine, onları kendi silahıyla vurarak, hicivlerle donattığı şövalye hikâyelerinin saçmalığını gözler önüne serer. “Don Quijote” henüz doğmamış modern yazım türlerinin ayak izlerini, hatta postmodernizmin özünü içinde barındırır. Okurla sürekli iletişim halindedir. Onun görüşlerine kulak verir. Okura kurgusal bir metnin içinde gezerken kendi kendisine bakma olanağı da tanır. Anlatıya ironilerle müdahale ederek kurmacayı bir şölene dönüştürür. Kısacası, “Don Quijote” bir öncü romandır. İspanyol Edebiyatı’nın okurlarına kazandırdığı, 30’dan fazla dile çevrilmiş, en çok okunan eserlerin başında gelen Don Quijote, dünya edebiyatında olduğu gibi Türk Edebiyatı’nda da büyük izler bırakmıştır. Bu arada; eserin ülkemizde bu kadar çok sevilmesinde Doğu anlatılarıyla bağlantılı oluşunun etkisi var mı diye düşünmedim değil. Ayrıca Cervantes, bu eserde kendisinden başkalarının emeği olduğunu da sezdirir. Karşımızda bir yazar üçlüsü var diyebiliriz. Anlatıcı yazar olan Cervantes, topladığı el yazmalarıyla hikâyenin temelini atan Magripli Seyyid Hâmid Badincani ve Arapça’dan çeviriler yapan bir başka yazarla devam eder okuma serüvenimiz. DELİLİK Mİ FİLZOFLUK MU? Cervantes, Don Quijote karakterinde, inandığı değerler uğruna savaşan, bu uğurda hayatını hiçe sayan, fedakârlıklarının karşılığını alamamış bir tip yaratarak, kendi düş kırıklıklarını da ortaya koyar. Yıllar boyu okuduğu şövalyelik kitapları neticesinde, ellili yaşlarına geldiğinde idealinin içinde kaybolmuş, zayıf, uzun boylu Alonso Quijano’nun bütün servetini bu uğurda harcamaktan çekinmediği bir serüvene çıkmasına tanık oluyoruz. Yüce ruhlu, mütevazı ve merhametli Don Quijote aynı zamanda bilgili de bir insandır. Sapasağlam bir iradesi vardır. Onun inancı ve görev hissine bağlılığı insanı şaşırtacak derecelere varır. Yarısı mukavvadan miğferiyle, sefalet içindedir ama “görev” olarak inandığı şeyi yerine getirmek için bir an bile gözünü kırpmaz, her türlü eziyete katlanır. Yaptığı hamlelerde işin başını, sonunu, neticesini düşünmez. Zaten düşünse “fedakârlık” olmazdı değil mi? Baruta karşı kılıçla savaşmaktan vazgeçmeyen gururlu bir idealisttir o. Peki neydi bu yüce görev? Artık unutulmaya yüz tutmuş gezgin şövalyelik görevi adı altında, rastladığı kötülükleri ortadan kaldırmak, haksızlara cezasını vermek onun idealini açıklamaya yeterli midir? Bence Cervantes burada akıl bozulması yaşayan birine bu görevi yüklerken okuru daha derin bir düşünceye yönlendirmiştir: “Hangimiz deli, hangimiz akıllıyız ve buna kim karar veriyor?” Eser, gözümüzden yaş getirecek kadar güldürürken, La Mancha’lı Asilzade Don Quijote aracılığıyla aynı zamanda derinlemesine bir hüzün gelir yerleşir içimize. Her saldırısında yaralansa da yoluna devam eder. Yaralarımıza dokunur. Başka türlü bir hayatın da mümkün olabileceğine inandırır bizi. Delilik diye algıladığımız yel değirmenleriyle savaşında, aslında onun idealizmi ve materyalizm karşı karşıyadır. Ve sadıktır Don Quijote. Birbirlerini hiç görmemişlerdir; Dulcinea del Toboso’nun onun varlığından bile haberi yoktur ama hayalindeki aşka sadaketle bağlıdır. Tıpkı silahtarı Sancho Panza’ya sadık olduğu gibi. Baş koyduğu yolda yalnız yürümesine razı olmayan, yakınında durup onu gözeten, kendi çıkarlarından vazgeçmek istemese de yol arkadaşını yere düşürmeyen Sancho olmasaydı Don Quijote bu denli kalıcı bir karakter olabilir miydi? Birbirleriyle çelişseler de, uyuşmazlık yaşasalar da, onu gerçek dünyaya davet ettiği kadar, ideallerine de çelme takmayan bir yoldaştır Sancho Panza. Yolun başında aç gözlü, maddiyata düşkün ve cahil bir Sancho varken, serüvenler devam ettikçe birbirlerinin özelliklerini taşımaya başlarlar. Gerçek hayatın sıradanlığından sıyrılınca düşler ülkesinde yaşamak Sancho’ya da iyi gelmiştir. Zaten gerçek hayat hepimizin tahammül etmekte zorlandığı bir yerdir desem birçoğunuzun bana katılacağını tahmin edebiliyorum. Deli deyip geçtiğimiz Don Quijote kadar hayatın gerçeklerine karşı çıkarak kendi gerçekleriyle yaşayan kaç akıllı var içimizde? Dövüşerek, kavgasından vazgeçmeden… İçindeki Don Quijote ruhunu canlı tutan, yaralarını gururla taşıyanlara selâm olsun.
Don Quijote (2 Cilt Takım)
Don Quijote (2 Cilt Takım)Miguel de Cervantes · Yapı Kredi Yayınları · 202222,9bin okunma
··1 alıntı·
1.370 görüntüleme
FatmaYıldız okurunun profil resmi
Hocam ben maşalllahla söze başlamak istiyorum okuma süresi bakımından incelemeniz ise şaşırtmadı diğer incelemelerinizi de bilen biri olarak belediğim nitelikte bu yolculukta sizinle yol almak benim için çok keyifliydi her ne kadar geride kalsak ta size nazaran ;)) kaleminize sağlık...
Neşe okurunun profil resmi
Fatma Hanımcığım, ben kitabın keyfini sürmek adına epeyce bencillik yaptım; bir de kızıma sorun:) Sizlerden önce bitirdim ama geride beni bir hayli iş bekliyor.😄 Olsun diyelim, güzel zamanlar kattım kendime. Sizlerle etkileşimde bulunarak okumak ayrıca güzeldi. Okurken gösterdiğiniz titizlik de gözümden kaçmadı bilesiniz:) Beğenmenize sevindim, katkınız için teşekkür ederim.💕🌼
Batuhan okurunun profil resmi
Çok güçlü bir şekilde anlatmışsınız gerçekten. Anladığım kadarıyla içinde kocaman dünyaları barındıran, hayatın her türlü halini, duyguların da bin bir şeklini kapsayan kült bir eserle tanışıyorum sayenizde. 3 aşamalı okumanın ilk periyodunu en kısa zamanda gerçekleştirmek istedim, elinize sağlık. :)
Neşe okurunun profil resmi
Tam da dediğiniz gibi:) Beğendiğiniz ve özellikle de okumak istediğiniz için sevindim. Keyifle okuyun. Teşekkür ederim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Eylül Türk okurunun profil resmi
Vaaay gidiii... İşte buna biz Neşe yorumu diyoruz. :) Uzun incelemeyi, tadımlık seviyesine yükselten uslubun değil de nedir Sevgili okur :) "Birbirleriyle çelişseler de, uyuşmazlık yaşasalar da, onu gerçek dünyaya davet ettiği kadar, ideallerine de çelme takmayan bir yoldaştır Sancho Panza." Bu cümle kanıma karıştı desem yeridir. Bu değil midir dostluğun özü, "o var nasılsa" güvenini verebilmek. Son bir şansın duası, olabilmek... "Felsefî düşüncenin hâkim olduğu ihtiyarlıkta." olduğuma göre artık okusam iyi olur :) O zaman yaşasın yaralarımıza iyi gelen Don Quijote yanımız :) Ömrüne bereket Neşem :)
Neşe okurunun profil resmi
Dünya güzelim, gülümsettin beni sabah sabah:) ‘Yaşlılıktaymış’ :)) Yüzün gülsün her daim. 🥰 Bazen yazdığın şeyler içine siner. Bu da öyle bir yazı benim nazarımda. Ancak böyle değerli bir yorum alınca başka türlü taçlanıyor. Gören gözlerini, güzel aklını severim senin. Dostlukla kalalım, sağlıcakla... Cansın. ♥️🌸♥️
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
16 öğeden 11 ile 16 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.