İnsan ne ile büyürse o olur.
Merhametle, sevgiyle büyütülen çocukla, dışlanarak ezilerek sevilmeden büyüyen çocuk bir olur mu?
Ziyan bir hayat anlatıyor kitap. Zor bi çocukluk ve daha zor bi gençlik hikayesi.
Polisiye görünümlü bi kaybedenler kulübü hikayesi.
Daha fazla zenginleşsin istedim okurken. Mesela Demir komiser biraz daha söz alsın, şu sorgu tekniklerini biraz öğretsin bize. Yada “vay helal be komiserim” diyebilmek istedim ama olmadı.
Nalan’ın yaptıkları yanına kalmasın bari dedim. Kaldı. Bu da bana dert oldu.
Biraz daha yeraltı edebiyatına kaysın iş istedim. Biraz intikam alalım hayattan istedim son sayfalara yaklaştıkça. Olmadı.
Soyka kelimesini nasıl yanlış kullanmışım bu güne kadar. Utandım.
He birde beklemediğim final beni çok şaşırttı.
Velhasıl altı çizilecek, kalbinize dokunacak güzel cümlelerle süslenmiş, “gideri var” kıvamında iyi bir çıtır çerez.
Asla unutmayacağım şu cümle ile kitabı rafa bırakıyorum.
“Doğruyu öğrenene kadar insan yanlışın kölesidir”