Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Ray Bradbury - Fahrenheit 451 incelemesi
> Hepinize merhaba arkadaşlar. Kanalıma, aman aman sayfama hoş geldiniz demek isterdim, ama bu şimdi yeni moda olan YouTuber ve BookTuber tarzı bir giriş hissi verir düşüncesiyle, sizleri bugünkü incelememde biraz olsun farklı bir havada karşılamak istedim. Şu an sabahın 08.38’i ve benim belki de gün içinde en sakin ve dingin olabileceğim, daha verimli yazabileceğim saatlerden birisi diyebilirim. Bugün 15 Temmuz ve bir resmi tatil olsa da, ben eminim ki müşterilerim beni bugün de rahat bırakmayacaklar. Neyse, onlar benim üzerime yürümeden ben de yavaş yavaş incelemeye geçeyim derim. Ne de olsa, yine
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451
için önümde yazacak çok şey var görünüyor. Bugün yine otokrasi ve totalitarizmin hüküm sürdüğü geleceğe bir kapı aralayacağız ve insan eliyle neler yapılabileceğine şahit olacağız. Hazırsanız eğer, gelsin çaylar kahveler diyelim. ❝Enformasyon Çağı'nda kaç kişi Shakespeare veya Dante okuyacak?❞ s.201 #77360356 > Yine her zamanki gibi yapmış olduğum ufak çaplı araştırmalar sonrasında eleştirmenlerin, Bradbury'nin savaş sonrası 1947-57 yılları arasını, bilim kurgu konusu hakkındaki eğiliminin ciddi olduğu ve psikolojik karmaşıklık ve belirsizliğe sahip karakterler yarattığı bir zamana, en ilginç yıllarına eşit bir dönem olarak görüyorlar. Bu arada, ben incelemeye başladım ya, telefonlar da çalmaya başladı. Çalmasa şaşardım zaten! Aradan geçen bu on yıl süre zarfınca, Bradbury hayatının en önemli eserlerinden bazılarını kaleme aldı diyebiliriz. Bunlara şöyle bir göz atacak olursak; ilk ve belki de en iyi şaşırtıcı bilim kurgu çalışması olanlarından; Karanlık Karnaval - 1947,
Mars Yıllıkları
Mars Yıllıkları
- 1950, yine kısa öykü koleksiyonlarından
Resimli Adam
Resimli Adam
- 1951,
Güneşin Altın Elmaları
Güneşin Altın Elmaları
- 1953 ve
Karahindiba Şarabı
Karahindiba Şarabı
- 1957 gibi kitapları, küçük bir Amerikan klasiği olma statüsüne ulaşan roman ve kısa hikâyelerinden bazılarıdır. Bunların dışında, yazarın yazmadığım daha birçok kısa hikâyesi de yok değil. Ve Bradbury, Galaxy Science Fiction serisinin ikinci sayısı (Şubat 1951) için, "İtfaiyeci" adlı kısa hikâyesini kaleme aldı ve sonrasında ortaya çıkan, belki de en iyi ve en tanınmış romanı Fahrenheit 451'i (Ekim 1953) tamamlamayı başardı. ❝Hepimiz tarihin, edebiyatın ve uluslararası hukukun bölük pörçük parçalarıyız...❞ s.179 #77300457 > İlginç bir şekilde dikkate çarpan ise, kitap içindeki karakterlerin itici gücün ve Fahrenheit 451’de geçen durumun gidişatını, "İtfaiyeci" adlı kısa hikâyesinden biraz olsun anımsar gibi oluyoruz. Bradbury, ilk olarak II. Dünya Savaşı'ndan hemen sonraki yıllarda ortaya çıkan ve üç oyunundan oluşan bir koleksiyon eseri olan ‘Pillar of Fire and Other Plays’in girişinde bunu bize aydınlattığı gibi ve ben buradan anlıyorum ki; "Pillar of Fire" ve “Planet Stories - 1948” adlı eserlerin içinde geçen bazı karakterler ve hikâyeler… Şimdi bunların, aslında benim okuduğum bu romanın ‘Fahrenheit 451’in birer provası olduğunu görüyorum. Görevi icabı kitapları yakan Montag’ın, bir gün yaşadığı bir hadise sonrasında içinde uyanan okuma hevesiyle, aslında yakmakla mükellef olduğu basılı eserleri yakmak yerine, kendi zihninde kurtarma takıntısı ile başlıyor birçok şey. Burada aklıma ‘Pillar of Fire’in protagonist’i (ana karakteri) Lantry geldi. Lantry aslında kitapların kendisidir, kurtarılacak olan esas şeydir. Şöyle düşünüyorum da, ideal olan bir dünyada o, Lantry ve Montag bir araya geleceklerdi. Gündelik işlerini, onlara keyif verecek şeyleri yapacak ve sonsuza dek mutlu yaşayacaklardı. Buna crème de la crème olacak tek bir şeyin de, fikir üretmek ve zihinlerinde ürettikleri bu fikirleri korumak için, tasarrufları doğrultusunda birçok kitaplarının olacağı bir kütüphanelerin olduğunu hayal ediyorum. Ne kadar imkânsız gibi görünse de, tarihte böylesi güzel yerler vardı ve cehaletin şiddetine karşı her daim savunmasızdılar. Tıpkı düşüncelerimizin her gün karşı karşıya kaldığı o cehaletin, safi saldırgan örneği misali. İşte o güzel yerler (kütüphaneler) de, tarihin kara sayfalarında içindeki aydınlarla birlikte acımasız bir şekilde yakıldılar, aynı bu kitabımızda olduğu gibi. O zamanlar ihbar ile olan bir şey değildi bu gibi eylemler. Bilginin, biz insanlara vereceği sorgulama cesaretinin onlar üzerinde yarattığı korkuydu tüm bu yaşananların sebebi. Yaptıkları tüm pisliklerin açığa çıkacağı korkusunun verdiği tepkiler ile bilinçli yürütülen eylemlerdi bu yakıp yıkmalar. ❝Bilgi kaba kuvvetin üstesinden gelmeye yeter de artar bile!❞ s.130 #77217675 > Bradbury'nin kendi kaleminin kabulü ile anlıyoruz ki, Fahrenheit 451'de açık olarak ortaya çıkan tematik döngü, kitapların yakılması üzerine yoğunlaşan otokratik bir zihnin imhasının gerekliliğidir. İlginçtir ki, Bradbury romanında "sansür" kelimesine asla doğrudan dem vurmasa da, biz okurlar sansürü burada derinden hissediyoruz. Benim zannımca, romanın asıl esas konusu sansürdür. Kitapların yasak olduğu bir dünya hayal edin. Her kitapsever için bir kâbustan, bir baskıdan daha korkunç ne olabilir ki? Kitap dikkat ve hassasiyetle okunursa, gelecekteki distopya da akla gelebilecek tüm kitapların değilse de, sadece belirli türlerin risk altında olduğu görülür. Bu bağlamda ‘itfaiyeciler’ tarafından yakılan tüm kitapların tehlikede olduğu Fahrenheit 451 için tam olarak doğru bir ifade değildir. Bradbury'nin bu kitabı hakkındaki eğilimi, biz okurları şu sorulara düşünmeye yöneltir: 1948-53 döneminde, Bradbury'nin çalışmasında böylesi tematik bir saplantıya neden olan sosyoekonomik güçler ve etkenler nelerdir? Fahrenheit 451'de, bir hayal gücü ve fantezi aracılığı ile kitaplar neden ürkütücü bir şekilde, gizliden gizliye tehdit ediliyor? ❝Mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. Bir şey eksik.❞ s.104 #76965352 ❝İnsanlar neden insanlara acı vermek istiyor? Dünyada yeterince acı yokmuş gibi,❞ s.124 #77138964 > Ray Bradbury, toplumun gelecek yüzyıldaki aptal ve acımasız yanını 1953'te kaleme aldığı bu kitabı ile tahmin ediyor ve ayrıca medyanın günlük hayatımızdaki yerinin de ufak dokunuşlarla eleştirildiği ve ele alındığını görebiliyoruz. Romanda anlatılan bu distopik toplumda, istisnalar dışında neredeyse düşünceye dair tüm kitaplar yasaklanmıştır. İnsanlar sürekli TV, teknoloji ve ilaç kullanımı ile aptal, miskin bir vaziyettedirler. İtfaiye görevlileri ise paradoksal olarak yangınları söndürmek yerine, gelen ihbarlar doğrultusunda; yasa dışı saklanan bu kitapların bulunduğu yerleri yakmaya giderler. Fahrenheit 451’de bahse konu bu detaylar için, ‘bunlar sadece spekülatif bir kurgudur’ diye düşünsek de, gelecek zaman diliminde bunların gerçek olmayacağının garantisini hangimiz verebilir?! ❝Dante, Swift ve Marcus Aurelius'un kitaplarını yaktık.❞ s.71 #76900402 ❝Ve o kitapların her birinin ardında bir insan olduğunu ilk kez fark ettim.❞ s.72 #76917821 Şimdiden keyifli okumalar dilerim arkadaşlar. Bir sonraki kitap yorumu ve değerlendirmesin de görüşmek dileğiyle. Esen kalınız! ~ A.Y. ~
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,1bin okunma
··
425 görüntüleme
Diana Rustamova okurunun profil resmi
Bilgi içeriği yüksek, çok değerli bir inceleme olmuş 🤓 Emeğinize ve kaleminize sağlık🌿🌿 Benim de çok okumak istediğim bir kitaptı, listeme ekliyorum hemen😻
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Diana Rustamova
Diana Rustamova
çok teşekkür ederim. Senin de severek okuyacağına eminim. Şimdiden keyifle olsun lütfen. 🌿 🌿 🌿
depaysement okurunun profil resmi
Çook çok beğendim. Kaleminize yüreğinize sağlık efenim.🌼🌿🌹 Bu arada benimki baayaaa kısa kalmış yanınızda. :(
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
https://1000kitap.com/Nazimhikmet_ran çok teşekkür ederim kardeşim. Ben de akşam senin kalemin, incelemen ile tanışacağım inşallah. :))
2 sonraki yanıtı göster
Asel okurunun profil resmi
Okuduğum ve beğendiğim bir kitaptı güzel incelemen teşekkürler:)
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Asel
Asel
motive edici güzel yorumun için müteşekkirim. Çok teşekkür ederim. Evet, ben de beğenerek ve severek okudum inan. (:
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.