Gönderi

Buradan yola çıkıldığında, 1950' den beri Türkiye'yi yöneten sağ partilerin milliyetçiliği nasıl kullandıkları, İslamizasyon politikalarını nasıl adım adım hayata geçirdikleri, devletin buna nasıl alan açtığı ve sol siyasetin 60'ların ortalarından itibaren yükselişine paralel bir şekilde hem milliyetçiliğin hem dinselleşmenin nasıl derinleştirildiği daha kolay anlaşılacaktır. Anlaşılması kolaylaşacak başka bir şey de şudur: Türk sağı, özellikle Türk milliyetçiliği, 1940'lar Türkiye'sinde daha "sektiler" bir karakter taşırken, hatta benim "Kinimiz Dinimizdir Türkçü Faşizm Üzerine Bir İnceleme adlı çalışmamda "Türkçü faşizm" olarak adlandırdığım akım İslama karşı oldukça mesafeli bir tutum izlemişken, Soğuk Savaşla ve sonrasında solun yükselişiyle eş zamanlı olarak adım adım dinselleşmiştir.
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.