• PKD'nin okuduğum ikinci kitabı. İlk kitap Ubik'ti ve yazarın hayalgücüne hayran kalmıştım. Gökteki Göz'de de aynı tarzın parçaları var ama maalesef bütün olarak çok sevemedim.
• Kitap bir kaza sonucu 8 karakterin birbirlerinin gerçeklik algılarına hapsolmaları ve oradan kurtulma çabalarını anlatıyor. Inception'a benzeyen parçalar var: Kişilerin bilinç evrenlerinin rüya gibi dizayn edilmesi, oradaki kuralların bu doğrultuda esneyebilmesi, gerçek evrene göre zaman kavramının daha yavaş akması gibi.
• Temelde "kimsenin ne düşündüğünü tam olarak bilemeyiz, her birimiz kendi gerçekliğimizi kurgularız" ekseninde ilerliyor. Tabii ki Soğuk Savaş dönemindeki komünizm paranoyasının da kurgu üzerinde büyük payı var gibi duruyor.
• PKD'nin erken dönem kitaplarından olduğu bilinciyle konu gidişatındaki çalakalem tutum görmezden gelinirse sıkılmadan okunabilir.
Not: Kitap isminin kitabın geneliyle bir ilgisi yok, buna da pek anlam veremedim.