Akıl, duyguların kökünü kurutur. Şair de bunun farkında ki bir şiirinde şöyle diyor:
Ah olacağı buydu oldu,
Duygularla öyle çok uğraştım ki
Artık aramızda ne bir sır
Ne güven, ne inan, ne uyum...
Sonunda tükettim ruhumu:
Sevinirken sevincimi seyrediyorum
Korkumla korkmuyorum şimdi.
Madem bir kapı aralıktır,
Sen sonuna kadar aç onu.
Artık bendeki insandan kurtuldum
Sevgisiz yaşayacağım sevgiyi...
Bu şiir tarihî maddeciliğin insanı nasıl ruhundan, sevgisinden ve hatta insanlığından uzaklaştırdığını açıkça ortaya koyuyor. Böyle bir görüş, öyle sanıyorum ki, şiiri de lüzûmsuz kılar.