Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
‘Değirmen’de Sabahattin Ali Öykücülüğü
Dikkat: Tatkaçıran/oyunbozan içerir. ‘Değirmen’de Sabahattin Ali Öykücülüğü Ulaş Başar Gezgin ‘Değirmen’ (1935) adlı öykü kitabı, Sabahattin Ali’nin (1907-1948) yayınlanmış ilk öykü kitabı ve ‘Dağlar ve Rüzgar’ (1934) adlı şiir kitabından sonra yayınlanmış ikinci kitabı. Kitap, hem Sabahattin Ali’nin başta 20 yaş öyküleri olmak üzere ilk öykülerini kapsıyor hem de ilerleyen yılların ustalık işi öykülerini sunuyor. 1927’de yazdığı ilk öykülerden ilk öykü kitabının basılmasına kadar 8 yıl geçmesi gerekecektir. Değirmen ‘Değirmen’ (1929), Çingene müzisyenle köylü kızı arasında geçen bir aşk öyküsü. Sen diliyle yazılmış; çergibaşı, anlatıcı olmuş. Akıcı bir öykü. Müzisyen, aşkı için büyük bir feda eyleminde bulunacaktır. ‘Kurtarılamayan Şaheser’de (1929) başkişi, kendini beğenmiş genç bir şairdir. ‘Şaheserim’ dediği yapıtını sevgilisini kazanmak için yazmıştır. Fakat umduğunu bulamayacaktır. Birkaç kere daha dener, ama umduğunu yine bulamaz. Öyküde söyleyiş güzelliğiyle dolu cümleler öne çıkıyor. ‘Kurtarılamayan Şaheser’, olay örgüsüyle masala yaklaşıyor. Masal olarak da okunabilir. Sabahattin Ali’nin daha genç yaşında ustalığını konuşturduğu bir öykü. Sürprizli sonuyla şaşırtıyor. ‘Kırlangıçlar’ (1933) adlı öyküde, bir çift kırlangıcın sohbetini dinleriz. İş, hayatın anlamına kadar varır. Ali, bu öyküde, bir gençlik aşkına gönderme yapıyor gibidir. ‘Viyolonsel’ (1928) adlı öyküde, Afrika’da bir kabileyle yaşayan, ormanda kendi başına viyolonsel çalan bir Avrupalı beyazın başından geçenler konu ediliyor. Neden burada yaşamaktadır? Eşine ne olmuştur? Kitaptaki ilk 4 öyküde aşk izleğinin öne çıktığını görüyoruz. Sonraki öykülerde izlekler çeşitlenecektir. Birdenbire Sönen Kandilin Hikayesi ‘Birdenbire Sönen Kandilin Hikayesi’ (1929) adlı öykü, gerilim dolu bir gizemli bina öyküsü… ‘Bir Delikanlının Hikayesi’ (1930) adlı öyküde, bekar erkek odası betimleniyor. Birinci tekilden anlatılan öyküde başkişi, kadın özlemiyle dolu. Bu özlem onu hızla sokaktan birisine sürükleyecektir. Üçüncü tekilden anlatılan ‘Bir Gemici Hikayesi’nde (1930) başkişi, kekeme bir gemici genç. Başkişi ve diğer tayfalar, çalışma koşullarının kötülüğü nedeniyle isyan etme noktasına gelmişlerdir. Başkişi, sağlığının bozulmasından, üç dört yıl sonra elinin ayağının tutmaz olacak olmasından korkar. Berbat yemekler yerlerken, kaptanın odasında et yemesi, bardağı taşıran son damla olur. Açık uçlu biten bir öykü… Bir Orman Hikayesi ‘Bir Orman Hikayesi’nde (1930), bir ihtiyar, başkişiye bir hikaye anlatır. Öykünün girişindeki orman betimlemeleri ustaca… Öykü, 80-90 yıl öncesinden ormanın kapitalistlere peşkeş çekilmesini konu ediyor. Bu açıdan, oldukça güncel bir yapıt. ‘Kazlar’ (1933) adlı öykü, bir köyde geçiyor, cinsel açlık içindeki bir öğretmenin gözünden anlatılıyor. Dudu’nun kocası bir cinayet nedeniyle hapistedir. Hapisten mektup gönderir; kendisine 2 kaz göndermesini ister; bunları yöneticilere verip kendini daha iyi bir yere aldıracaktır. Ancak, Dudu’nun 2 kaz göndermesi olanaksızdır. Bulabilecek midir? Bulacaksa nereden nasıl? Olaylar beklenmedik bir biçimde gelişecektir… ‘Bir Firar’ (1933) adlı öyküde, suçlu olmayan bir köylünün işlemediği bir suçu dayak nedeniyle kabul etmek zorunda kalması konu ediliyor. Sabahattin Ali, daha önce belirtildiği gibi, 1930’da yazdığı bir şiirde Atatürk’e hakaret ettiği iddiasıyla bir süre hapis yatar. Hapisliği, öykücülüğünde yeni konular ve yeni kişilikler esinler. Kanal ‘Kanal’ adlı öykünün açılışı ustaca; halk destanlarını andırıyor: “Çumra Kanalı'nın suları Beyşehir Gölü'nden çıkarken su rengindedir; Konya Ovası'nda kan renginde... Siz buna, ovanın kırmızı toprağının rengidir diyeceksiniz; ben, Dedemköylü Mehmet'le kardeşinin kanlarının rengidir diyeceğim. Konya Ovası'nın ufukları mavi değil, sarıdır, sapsarıdır... Siz bunun, rüzgarın kaldırdığı tozlardan böyle olduğunu söyleyeceksiniz; ben, Konya hapishanesinde yatan Zağar Mehmet'in benzinin sarılığından diyeceğim.” (Ali, 2002, s.69) ‘Kanal’da (1934) toprak ve su kavgası, köyde iki çocukluk arkadaşının ve ailelerinin hayatlarını zehir edecektir. Önceki iki öyküdeki gibi, ‘Candarma Bekir’ (1934) adlı öykünün Ali’nin hapisliğinden esinlendiği anlaşılıyor. Bu, Çallı Halil Efe’nin neden ağır cezalık olduğunun öyküsü… ‘Sarhoş’ (1933) adlı öyküde, bir kanun sanatçısının aynı gazinoda çalışan şarkıcıya yönelik ilgisini görürüz. Bir türlü onunla yalnız kalamaz. Oysa onu eşi (karısı) beklemektedir ve bu ilgiden rahatsızdır. Sürprizli bir bitiriş okuru bekler. Bir Cinayetin Sebebi ‘Bir Cinayetin Sebebi’ (1927) adlı öyküde, bir katilin mahkemedeki konuşmasını dinleriz. Kurbanı sanılan nedenden değil, başka bir nedenden öldürdüğünü öğreniriz. Bu, Sabahattin Ali’nin 20 yaşında kaleme aldığı bir yapıt. Belki de ilk öyküsü… ‘Bir Siyah Fanila İçin’ (1927) adlı öyküde, kaymakam çıkacak bir Mülkiyeli’nin nasıl olup da ayakkabı boyacısı olduğunu görürüz. Öyküdeki kasaba ileri gelenlerinin betimlemeleri, başarılı… Bu öykünün adı, ‘Kaçık’ da olabilirdi… Bu da, Ali’nin 20 yaş öykülerinden… ‘Komik-i Şehir (Ünlü Komik)’ adlı öyküde, kasabaya gelen bir tiyatro kumpanyası konu ediliyor. Yine bu öyküde de, kasabalı betimlemeleri başarılı. Öykü, bize, kasaba ileri gelenlerinin ve idari amirlerin ellerindeki güçle kötülükte sınır tanımayacaklarını gösteriyor. Sonuç Görüldüğü gibi, ‘Değirmen’de konuların çeşitli olduğunu görüyoruz. Öykü coğrafyaları Afrika’dan gemilere kadar geniş tutulmuş. Kimi öykülerde çeşitli ortaklıklar gözlemliyoruz: ‘Kazlar’da bir köy öğretmeni var; ‘Bir Cinayetin Sebebi’nde, başkişi, taşraya gidecek bir öğretmen; ‘Bir Siyah Fanila İçin’deki başkişi ise yine taşraya giden bir Mülkiyeli. Ali’nin 20 yaş öykülerinde bile ustalık işi parçalara rastlıyoruz. Bu durum, “usta bir öykücü olacağı önceden belliymiş” dedirtiyor. Öte yandan, kimi öykülerinde toplumsal eleştiri öne çıktığından ve yazar, sürekli baskı altında tutulduğundan olacak; kitabın 1935 baskısının başına “falanca öyküler Osmanlı döneminde geçmektedir” yazmak durumunda kalmıştır. Böylece bunlar, Cumhuriyet’in ilk yıllarının değil Osmanlı’nın son zamanlarının eleştirisi niteliği kazanır. Oysa, ilgili öykülerin kendilerinde, olayların Osmanlı’da mı Cumhuriyet döneminde mi geçtiği sorusuna ilişkin bir bilgi yer almamaktadır. Bu açıdan, ikisi de olabilirdi. Bu, özellikle, bugün de geçerliliğini ve anlamını koruyan ‘Bir Orman Hikayesi’, ‘Candarma Bekir’, ‘Bir Firar’, ‘Bir Siyah Fanila İçin’ ve ‘Komik-i Şehir’ için söz konusu olacaktır. Son olarak, kimi öykülerin yazarın hapishane yaşamından esinlendiğini görüyoruz. Bu öykülerde, olaylardan çok kişiliklerin öne çıkması yaygın bir durum. Sabahattin Ali, bu kişiliklere dayanan destansı anlatım tarzını, birkaç yıl sonra, ‘Kuyucaklı Yusuf’ta (1937) doruğa çıkaracaktır. Kaynak Sabahattin Ali (2002). Bütün Öyküleri 1: Değirmen, Kağnı, Ses. İstanbul: YKY. Kaynak: Gezgin, U. B. (2017). Anlatıbilim Açısından Roman, Öykü ve Masal İncelemeleri (2000-2017) [Novel, Story and Fairy Tale Analyses through Narratology]. ANLATIBİLİM AÇISINDAN ROMAN, ÖYKÜ VE MASAL İNCELEMELERİ (2000-2017) Prof.Dr. Ulaş Başar Gezgin Yazında Ezilenler ve Ezilenlerin Yazını 1. Marksist Açıdan Türk Romanı. 2. Sovyet Türkologlarının Gözüyle Türk Yazını. 3. Yaşar Kemal’i Yaşar Kemal Yapan 6 Özellik. 4. ‘Boynu Bükük Öldüler’: İlk Yılmaz Güney Romanı. 5. Yıllar Sonra Yeniden Genç Gorki ve Arabesk. 6. İvan İvanoviç Var mıydı Yok muydu? 7. Bulgaristan Hatırası Bir Marksist Türkolog: İbrahim Tatarlı Sabahattin Ali Yazını 8. Anlatıbilim Açısından Kürk Mantolu Madonna. 9. Merhum Marko Paşa’nın Size Çok Selamı Var. 10. ‘Değirmen’de Sabahattin Ali Öykücülüğü. 11. ‘Kağnı’da Sabahattin Ali Öykücülüğü. 12. ‘Yeni Dünya’da Sabahattin Ali Öykücülüğü. 13. ‘Sırça Köşk’te Sabahattin Ali Öykücülüğü. 14. ‘Ses’te ve ‘Esirler’de Sabahattin Ali Öykücülüğü. Gülmece ve Hiciv Anlatıları 15. Muzaffer İzgü Öykücülüğü: Azrail’den Bir Namussuz’a. 16. Gülmece yazarı olarak Hasan Hüseyin: ‘Made in Turkey’. 17. ‘Bay Düdük’ (1958). 18. Bir Heccav Olarak Ümit Yaşar Oğuzcan. Çokkültürlü Yazın Çokkültürlü Toplum 19. Türk Yazınında ‘Etnik Öteki’ İmgesinin Açımlanmasına Giriş Olarak Hüseyin Rahmi Yazını ve “Yankesiciler” Adlı Öykü. 20. Çokkültürlü Toplum Çokkültürlü Öykü: Sait Faik Öykücülüğünde Ermeni İmgesi. 21. Saroyan Öykücülüğü ve Yetmiş Bin Süryani. Masallar ve Efsaneler 22. Eskimeyen Bir Yazın Evreni: 30 Yıl Sonra Yeniden Behrengi. 23. Ferçler ve Zebler: ‘Binbir Gece Masalları’ Üstüne Bir İçerik Çözümlemesi Denemesi 24. ‘Masalın Aslı’. 25. ‘Vietnam Efsaneleri/ Vietnam Söylenceleri’. 26. Tibet Masalları. Vietnam ve Tayland Yazını 27. ‘Direnme Savaşı’: Direnenlerin Tarafından Vietnam-Amerikan Savaşı. 28. ‘Şafakta Kazandık Zaferi’. 29. Bir Vietnam-Amerikan Savaşı Romanı: Gök Cephesi 30. Siyam Romancılığı Bağlamında Romanda Gerçeklik Sorunu. 31. Siyamlı Romancı Siburapha’nın Yaşamı. 32. Siyamlı Şair Sunthorn Phu’nun 'Phra Abhai Mani' Adlı Yapıtındaki Anlatının Özeti ve Değiniler. Türkiye Yazını, Türkçe Yazın 33. Öykücü Yönüyle Ahmet Cemal’i Anarak. 34. Torik Akını: Az, Öz, Akıcı, Okunası 35. İstanbul Öyküleri. 36. Onyıllar Sonra ‘Vatandaş’ı Yeniden Okumak 37. Ölü Çiçekler Müzesi’nde Gezinti. 38. ‘Uzaklara Mektuplar’. 39. Ali Rıza Arıcan Öykücülüğü 40. Puslu Kentin Mavisi: Modern Çin’den Öyküler. Taylan Kara Yazını 41. Poe’nun Kuzgunu: Derinden ve Uzun... 42. ‘Böyle de Buyurabilirdi Zerdüşt’: Hiççi Bir Başarı Öyküsü. 43.‘Vasatlığa Giriş Dersleri’: Yine de İnsana Dair. 44. Vasat Edebiyatı 101: Mizahla Polemik Arasında. Ütopya Anlatıları 45. Uzaklaşan Ütopya ve Distopyalaşan Dünya. 46. Devrim Öncesi Edebiyatında Ütopya: Kızıl Yıldız (1908) Örneği. İranlı Öykücüler 47. İranlı Öykücüler: Hem Yakın Hem Yakın (1-4). 48. Çağdaş İran Yazınının Öncüsü Sâdık Hidâyet (1-4). Avrupa Yazını 49. Fransız Yazınında Bir ‘Muhalif Yazar Miti’ni Sorgulamak: Marguerite Duras. 50. (Ölüm Yıldönümünde) Jose Saramago’yu Anarak... 51. Bilişsel Bilimlere İlişkin Bir Roman: ‘Düşünce Balonları’ Diğer Yazılar 52. Darüşşafaka ve İmkansız Hayatlar. 53. Endonezya’dan Bir Öykü: ‘Kral, Cadı ve Papaz’. 54. Azerbaycan’dan Bir Öykücü: Anar. 55. ‘En-Dor’a Giden Yol’. 56. İki Çocuk Öyküsü: ‘Başka Karıncalar Diyarı’ ve ‘Yerle Gök Arasında’ 57. Defterde Kalan Borges (1899-1986) Dipçeleri. 58. Latin Amerika’nın Çatık Kaşları: Bir Cehennem Ağacı Olarak Muz Ağacı. 59. Başka Dünyalar Açısından Nobel Yazın Ödülü’ne İlişkin Değiniler. Gezgin Yazını 60. Ulaş Başar Gezgin’le Yeni Romanı Üzerine (Söyleşi). 61. Babasız Bir Roman Kişiliği Yaratmak (Söyleşi).
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,7bin okunma
·
108 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.