Bu kitabı, bu yaşıma kadar okuduğum en iyi kitap olarak göstermemin sebebi, Lev Tolstoy’un yaşadığı dönemin ahlak anlayışının ve kadın-erkek ilişkilerindeki değerlerin değişmesiyle yaşanan sancıların bir panoraması niteliğinde olması, mükemmel üslubu, betimlemeleri ve romanın belli kısımlarında felsefeye yer vermesidir.
"Kreutzer sonatı insanoğlunun ruhunun derinliklerinde uyuyan şiddete, kıskançlığa, zavallılığa uzanır."
Kitap aynı zamanda psikolojik ögeler içermektedir. Paranoyanın ne boyutlara ulaşabileceği ve şahsın gözünü ne derece kör edeceği, onu düşünmekten nasıl alıkoyacağı ve bir anlık bir duyguyla hangi hatalara yol açacağı kitapta ilmek ilmek işlenmiştir.