Sıradan kadınlar her zaman kendilerini avutmanın bir yolunu bulur. Kimisi bunu romantik renklere merak salarak yapar. Yaşı kaç olursa olsun leylak rengi giyen bir kadına ya da otuz beşini geçtiği halde pembe kurdele seven bir kadına asla güvenme. Bu tür kadınların kayda değer bir geçmişleri var demektir. Kimileri de birdenbire kocalarının iyi yanlarını keşfederek teselli bulur. Mutlu evliliklerini zorla insanların gözüne sokarlar günahların en güzeli olan kibirle. Bazıları teselliyi dinde bulur. Bir keresinde bir kadın bana dinin mistik yanlarının flört etmenin cazibesine benzediğini söylemişti ve ne demek istediğini gayet iyi anlamıştım. Ayrıca bir insanın kibrini günahkâr olduğunun söylenmesi kadar okşayan bir şey yoktur. Vicdan hepimizi bencil insanlara dönüştürür. İşte böyle; modern yaşamda kadınların kendilerini avutmak için sarılacakları tesellilerin ucu bucağı yoktur. Ama daha en önemlisinden bahsetmedim."
"Neymiş o Harry?" diye sordu genç adam cılız bir sesle.
"En klasik avuntu işte. İnsanın sevgilisini yitirince bir başkasının sevgilisini elinden alması. Cemiyette bu yöntem her zaman bir kadının hayatını kurtarır...