Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
harfe bak, harfe dokun, harfin içinde eri harf ol harfle birlikte kıyam et harf ol harfler ummanına bat -İsmet Özel Yazarımız bilindik bir insan olmadığı için evvela biraz ondan bahsedeyim. Gökhan Göbel kimdir? Daha doğrusu ben nereden ne kadarıyla tanıyorum. Adına ilk kez İsmet Özel himayesinde çıkarılan Çelimli Çalım dergilerinde rastlıyorum. Değindiği konular, nesirde İsmet Özel'e benzeyen tavrı ile dikkatimi çekiyor. Ankara'da İstiklal Marşı derneğinin düzenlediği konferansa iştirak ettiğimde takım elbisesi içinde temiz yüzü, parlayan gözleri ile çelimsiz bir genç çarpıyor gözüme. Öyle heyecanlı ve inançlı ki Rabbim onu sevdiği kullarından eğlesin. Gökhan Göbel'in kalemi gibi çelimsiz fiziği de İsmet ağabeyi hatırlatıyor. Çünkü İsmet ağabey kendini çelimsiz bir insan olarak tabir ediyordu. O gün umarım bu genç kardeşimize de birgün kitap çıkarırmak nasip olur diye dua ediyordum içimden. Aradan 2.5 sene falan geçiyor, Derneğin İnternet portalında İspirto Türk'ün kapağını görüyorum. Altında da Gökhan beyin adı geçiyor. Allahu Ekber. Kitaba ismi olan İspirto Türk'ü İsmet ağabey veriyor. Kitabın adından şöyle bahsediyor yazar: "Kitabın ismi, "spiritus" kelimesinin "ruh" (spirit) mânâsına gelişi, kelimenin nefes almakla yani can taşımakla irtibatı, Türkçede aldığı hususi ve dikkat değer şekil (spirito-ispirto) ve espri kelimesi ile akrabalığı hesap edilerek konmuştu. Ben de kitaptaki yazıların ismini haketmesi ismine münasip olması maksadıyla kesif değil latif yazılar olmasına gayret ettim. Gayret bizden Tevfik Allah'tan. Kitabın yazımızı geri almamız yolunda işe yarayacağını ümit ediyorum Allah utandırmasın." Kitabın tarzı çok hoş. Kur'an harflerimizin bazen şekli, bazen anlamı ile yahut başka bir şekilde, harflerimizle irtibatı deyimler, atasözleri, kelime öbeklerinin ne anlama geldiği, niçin yanlış anlaşıldığı ya da anlaşılmadığını, niçin yok olduğunu öğreterek sorgulamamızı sağlıyor. Yazımız ile söylediklerimiz öyle içselleşmiş ki.. Kur'an harflerimiz ve bu harflerle kurduğumuz bağı ilk kez bu kadar hissediyorum. Yazımıza ve harflerimize göre bir hayatımız olduğunu ve bütünleşmeyi ayan beyan ortaya koyuyor Gökhan bey. Yazının da millet olma yolunda, karakter üzerinde, tavırlarda etkili olduğunu hissettiriyor. Bir çok şiirde, Türkü de, söz de yazımızın yansımalarını gösteriyor kitap. Sevgiliyi tarif ederken dahi harflerin şeklinden faydalanan bir millet söz konusu. Bu bile tek başına yazımızın güzelliğine işaret. Güzel olan birşey güzel birşeye benzetilir güzel ile kıyaslanır, güzel olan güzel anlatılır. Bir kadının kaşını bir harfe benzeten, kaşın güzelliğine dahi şiir yazan Türkü yazan bir hayatımız varmış. 21. Asırda kadına değer vermek için bir sürü kanunlar, sözleşmeler, finanse edilen organizasyonlar, global destekli örgütler bizim yakaladığımız çizgiye gelemiyor. Küfür karşında Elif gibi ol, Allah karşısında Vav, gibi. Bu cümleyi Latin harfleri ile kuramayız mesela. Latin harfleri ile bu bütünleşmenin ne yazık ki olmadığı sağlanamadığı da ortada. Bunun sebebi ise hem kelimelerin karşılık geldiği sesler, hem inanç hem de tarihimiz ile alakalı. İnsanlar okuma-yazma rakamları üzerinden politika güdedursunlar. Kitap yazımız bahsine şahsiyetlerden, türkülerden, şiirlerden, sosyolojik olaylardan, savaşlardan ve bir çok noktadan değiniyor. Farklı konuları ve olayları tanıma fırsatı da bulmuş oluyoruz. Biliyorum bunlar artık çoğumuzun gözünde kıymetsiz şeyler. Çünkü bizler paranın, politikacıların, teknolojik aletlerin, silahların gücüne inandırılmış insanların yaşadığı bir çağda yaşıyoruz. Ve Gökhan beyin bahsettikleri kolay anlaşılmayacak. Yaşamak için evvela anlamak gerekiyor. "Yalancının mumu yatsıya kadar yanar." Bu atasözü okullarda bize hep yanlış öğretildi bize. Hatta yalan söylendi. Zaten doğrusunu öğretecek, öğrettirecek siyasi organizasyon Türkiye Cumhuriyetinde yaşamadı. Yaşatacak şahsiyetlerin kimisi canıyla, kimisi karalanarak kimisi tehdit edilerek yani bir şekilde susturuldu. Yalancının yalanı nasıl olsa birgün ortaya çıkacak diye bekletiledurduk. Yaşamak için evvela anlamak gerekiyor demiştim. Bu sahte anlam, yalan anlam tıkansın diye bir ıslık da ben çalayım. "Yalancının mumu yatsıya kadar yanar"dı çünkü. Namaz kılmamak münafıklık alametiydi. Namaz kılmayanlar ise namaz kılmadıkları belli olmasın diye yatsıya kadar mumu söndürmez. Yatsı namazı vakti girdikten sonra söndürürdü. Anlamak nasip olduğu gibi yaşamak da nasip olsun. Artık yatsı vakti kimse uyumuyor. İnşaAllah bir gün "yalancının ışığı fecr de yanmaya başlar." mahiyetinde bir hayat yaşamak. Yani bu vatanın hakkı olan bir yaşam dairesi nasip olur. İyi okumalar...
İspirto Türk
İspirto TürkGökhan Göbel · Tiyo Yayınevi · 202013 okunma
·
121 görüntüleme
Oldi okurunun profil resmi
harfe bak, harfe dokun, harfin içinde eri harf ol harfle birlikte kıyam et harf ol harfler ummanına bat
İsmet Özel
İsmet Özel
Fazıl Şengül okurunun profil resmi
Hoş bir yazı ve bir miktar merak uyandırdı. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar" sözü gerçekten bizde vaktin değil; yalanın ön plana çıkmasına vesileydi..
Oldi okurunun profil resmi
Teşekkür ediyorum.. İnşaAllah bu merak hayra vesile olur. :)
Nâre okurunun profil resmi
Senin değindiğin ve benim de dikkatimi çeken bir his var. Kur'an harfleriyle yazılan bazı şeyleri Latin harfleriyle yazamıyoruz ya da aktaramıyoruz. Saydığın gerekçelerin içinden de en çok inanca bağlıyorum ben bunu.
Oldi okurunun profil resmi
Muhakkak inanç ile alakalı.. Bizim Farsça ve Arapça ile kurduğumuz bağı İslam dışında bulduğunu iddia eden edebiyat derslerimiz bile var. Ama bunlar inanç ile sarih olacak şeyler. Yazımızı elimizden alma sebepleri de bu yüzden zaten. Arkadaşlar bunu duyunca suratı asılıyor yazımız elimizden alınmak falan hoşlarına gitmiyor. Bilimsel şeyler söylemeye çalışıyorlar ama Hakikati yalanla istatistikler ile örtemeyiz. Ancak o yalan perdesisini kendi başımıza sararız..
4 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.