Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

%51 (140/272)
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Pes ediyorum. Coetzee'nin Utanç adlı eserini çok beğenerek okuyup bu eserine de aynı heyecanla başladım ve okumayı sürdürdümse de kitabın benim bilgimi aşan bir yönü var ve bu birikim bende olmadığı için artık takip edemiyorum. Kitapta Elizabeth Costello adında yaşlı, Avustralyalı bir kadın yazarın 8 farklı konferansa katılmasını takip ediyoruz. Kitaptaki bölüm başlıkları da I. Konferans, II. Konferans olarak devam ediyor, her konferansın farklı başlıkları var: ilk konferansta gerçekçilik konusu işleniyor: edebi metinler gerçeği anlatabiliyor ya da anlatıyor mu, yoksa günümüzde kelimeler kendileri olmayan şeylere mi işaret ediyorlar ve gerçeklik iddialarını mı kaybetmiş bir bağımsız varlık hâlindeler mi, diye soruyor yazar. İkinci konferansta Afrika'da roman konferansına katılıyoruz: Coetzee Güney Afrikalı bir yazar ve siyah olmak temasını diğer kitaplarda kullandığını biliyoruz, burada da baş karakterimiz Costello'yla beraber Afrika'da roman konferansını dinlerken Afrikalı yazarların aslında bir egzotizm tuzağına kendini kaptırdığı ve koca kıtayı bir turistik kartpostala çevirdikleri gibi bir eleştiri bizi karşılıyor, Coetzee'nin Afrika'da edebiyat ve yazarlara yaklaşımı bana Orhan Pamuk'u da hatırlattı, ilk gerçek Avrupalı yazarımız gibi, özellikle de Masumiyet Müzesi'nde bayramı ya da kurban bayramını anlattığı satırları hatırladım. Coetzee de burada Afrikalı yazarların kıtayı merak eden batılı gözler için yazdığını söylüyor. Üçüncü ve dördüncü konferanslar hayvanlar ve filozoflarla hayvanlar ve şairler üzerinden vejetaryenliği tartışıyor aslında, vejetaryenliğin entelektüeller tarafından aslında nitelikli sözcükler ve akıl yürütmelerle yaftalanması ve Costello'nun insanların bir türlü anlattığı şeyi algılamaması karşısında hissettiği yılgınlık da bariz belli oluyor; ancak Coetzee'nin kitabı 2003 yılında yazdığı düşünülürse veganlık yerine vejetaryenliği tartışması da dikkat çekici. Kelime olarak yanlış kelime kullanılsa bile Costello yine de veganlığın temsil ettiği duruşu güzel temsil ediyor bence. Bu iki bölümün konu hakkında önceden bol bol okumuş olmama rağmen bana bile ağır geldi, çok kolay anlaşılabildiğini söyleyemem. Kitabı bırakmama sebep olan bölüm, beşinci bölüm. Bu sefer Costello'nun ablasının verdiği konferansa gidiyor ve burada Afrika'da insan bilimlerinin algılanışı ve hâli üzerine bilgilendiriliyoruz; ama ben artık neyin ne olduğunu anlamıyorum, bilmediğim konularda konuşan, fikir yürüten, itiraz eden insanlar var. Bütün bölümlerde olduğu gibi; Costello'nun, oğlunun, diğer bazı katılımcıların düşünceleri, hisleri karşımızda; bu anlamda hiç teklemiyor eser; ancak konuya hâkim olmayan ve bilgisi eksik olanların da rahatça okuyabileceği şeylerden de söz edilmiyor. Bugün sitemizde de bulunan bir arkadaşla, Özgür'le konuşuyorduk ve Özgür şu düşünceyi dile getirdi: okumak farklıdır, anlamak farklıdır, özümsemek farklıdır. Ben bu kitabı okuyorum ama doğru anlayabildiğimi düşünmüyorum. Anlayamadığım şeyi okumaya devam etmek de bana doğru gelmiyor, zoraki okumaya çalışmak da keyif almamı imkânsız hâle getiriyor. Coetzee'nin diğer eserlerini okumaya devam edeceğim; ancak bu kitabı gerçekten Coetzee severlere ya da böylesi konferans-roman karışımı ilginç bir denemeden keyif alabileceğini düşünenlere önerebilirim.
Romancının Romanı
Romancının RomanıJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 2004153 okunma
·
101 görüntüleme
Cem okurunun profil resmi
güzel söylemişsiniz hakan hocam.şu sitede geçen bir senede öğrendiğim şeylerden birisi de okuma aralığımı iyi öğrenmek oldu. daha sağlam okumaları daha erken yaşlarda yapacaktım, şimdi zorlanıyorum haliylen. neden okuyorum diye de düşündüm, e yaş 45, okuma geçmişim de ortanın biraz üstü, amacım ne, keyif almak, lezzet almak istiyorum, coetzee'nin bu eserinden bu lezzeti almak için belki sizin gibi tekrar tekrar okumak gerek, ama bilmiyorum, o kadar da ciddi olamama ihtimalim de fazla. tembelim galiba bu konuda. daha doğru kitaplar seçmem gerekiyor belki de. proust okumaya kalksam demek ki buna benzer şeyler olacaktı.
Cem okurunun profil resmi
iyimserliğiniz her yere yayılmış zafer bey...sebat etmek çok güzel..ikinize de yakıştırıyorum bunu. ilk defa insanları kitapları düşünerek seviyorum. sitede en çok ikinize bu yakınlığı hissettiğim için olabilir elbette; ama örneğin sizi düşününce aklıma kitapların gelmesi benim çok hoşuma gidiyor... kafka deyince, zweig deyince, proust deyince aklıma hakan hocamın gelmesi gibi. Coetzee'nin kitabını rafa koydum...ama elimi uzatsam hemen tutarım..sizin yönteminizle devam edebilirim....iyimserliğiniz bana kadar ulaşmış gibi
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Cem okurunun profil resmi
deneyeceğim, karar verdim.
Cem okurunun profil resmi
e güzel yazınca iki kere okumak farz oldu sizin mesajı:) tamam okuyacağım söz.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.