Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

108 syf.
·
Puan vermedi
Toza Sor'un ön sözünden öğrendiğimiz üzere Bukowski'nin Tanrım dediği bir yazar Fante. Kendisinin en meşhur kitabı da Toza Sor. Toza Sor'u bitirdiğimde bir daha Fante okuyacağımı düşünmemiştim Kitabı sevmediğimden değil, aksine bence harika bir kitaptı ama Fante'nin öyle uzun uzadıya okunacak, çok zaman harcanacak bir yazar olmadığını düşünüyordum, özellikle geride okumadığım ancak okunması gereken binlerce kitap olduğunu bilirken. Fante okumak çok keyifli ancak kitap okumadaki birinci önceliğim kitaptan keyif almak olmadığı için böyle düşünmüştüm. Sonra bir şekilde Fante'yi tekrar okumam gerekti. Buraları sizi çok ilgilendirmediğinden kitaba geçiyorum; 1929 yılında başlayıp da 1930'lar boyunca devam eden Büyük Buhran ismiyle anılan Amerikan Ekonomik krizi döneminde duvar ustası ve bilardo tutkunu bir babanın oğlunun ağzından anlatılan bir hikaye söz konusu. Oldukça fakir bir aile; evine pek bağlı olmayan bir baba, kitap boyunca pek de yakından tanıma fırsatı bulamadığımız birkaç kardeş, evlendiği günden beri mutlu olmamasına rağmen ailesine sırtını hiç dönmeyen bir anne, huysuz bir babaanne ve bir de çok iyi bir beyzbol atıcısı olma hayali kuran kahramanımız. Fante'nin üslubu belli. Gerçi çeviride bu ne kadar bize hissettirilebiliyor, ne kadar aldatılıyoruz bilmiyorum zira Bukowski, Fante ve yine bir Avi Pardo çevirisi olan ''Bana Hayatı Yaşanılır Kılan Bazı Şeyler'' kitabından hep aynı tadı aldım ben. Bu çok iyi değil benim açımdan. Üç farklı yazardan neredeyse aynı tadı alıyorsam bu o yazarlardan daha çok çevirmenin üslubunun kitaba hakim olduğunu gösterir bana göre. Bazı yazım yanlışları dışında Avi Pardo çevirilerini hep çok sevdim ancak kitaplarla haşır neşir oldukça bir kitabı orijinal dilinden okuyamamanın ne kadar kötü bir şey olduğunu daha iyi anlıyorum. Bukowski, Fante ve bu tarz diğer yazarların kitapları çok kolay okunan, kolay anlaşılan, dolayısıyla da okuyan herkesçe -ahlaki yönden kitapla çatışmadıkları sürece- genelde sevilen kitaplardır. Hikaye, fazla dramatize edilmeden 17 yaşında bir gencin macerasını anlatılmasından ibaret. Ne kadarı otobiyografiktir bilmiyorum. Buraya kadar okunsa da okunmasa da olur diyebileceğim bu hikayeyi benim için çok çekici hale getiren, bana diğer Fante kitaplarını da mutlaka okumalıyım dedirten kısıma geldik şimdi; gencimiz aşık oluyor ve bu aşkı öyle bir anlatıyor ki adamın aşık oluşuna aşık oldum desem yeridir. Sırf bu pasajlar için fazladan bir not verdim kitaba kendi gönül karnemde. Beş bölümden oluşan kitabın 2. bölümünün ortalarında başlayıp 3. bölümün sonuna kadar devam ediyor bu aşık olunan kızla ilgili kısımlar. Yani ikinci bölümün bir kısmında kızdan bahsediliyor ama üçüncü bölüm neredeyse tamamen kız ile ilgili. İşte ben buralarda kitabı elimden bırakamadım. Yanlış bir izlenim de yaratmak istemem; pek çok insanın çok sevdiği benimse çok sıkıcı bulduğum Raif Efendi'nin(Kürk Mantolu Madonna) aşkı gibi bir aşk değil bu. Çok ergence, çok hayalperest, çok samimi, çok doğal, çok kışkırtıcı... Sertleşmesi, kızı arzulaması, güzelliği karşısında duyduğu heyecan ve hayranlık, kızın karşısındaki öz güvensizliği... Hepimizin başından geçen benzeri durumları hiçbirimiz, bırakın başkalarını, kendimize bile bu kadar güzel anlatamamışızdır eminim. İşte kitap bu bölümüyle beni tavladı. Bunun dışında zaten başta da dediğim gibi kolay okunan, akıp giden bir kitaptı zaten, bir de böyle bir bölümle beni yakalayınca ister istemez çok sevdim kitabı, o kadar övülecek, üzerinde durulacak bir kitap olmadığından emin olmama rağmen üstelik. Daha önce söylediğim gibi okuduğum yazarlar -bu tarz- içerisinde Fante ve Salinger yerli yabancı tüm benzerlerinin çok önündeler. Bu adamların ergen karakterlerine ya da karakterlerinin ergen tavırlarına gerçekten bayılıyorum. Kendileriyle çok daha önce tanışıp 17 18 yaşımdayken bu adamların karakterlerinin kötü bir kopyası olabilmeyi çok isterdim. Gerçi belki hala çok geç değildir, kim bilir...
1933 Berbat Bir Yıldı
1933 Berbat Bir YıldıJohn Fante · Parantez Yayınları · 2015538 okunma
·
48 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.