Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bütün Alıntılar
710 MİLYON TON PLASTİK ATIK Plastiklerin doğaya verdiği zararı engelleme yolunda adımlar atma- da çok yavaş kaldığımız bir gerçek. Bu konuda geçtiğimiz günlerde Science dergisinde yayımlanan bir makale konuyla ilgili çarpıcı so- nuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre, global çapta tüm ülkelerin dahil olduğu acil bir önlem planı hayata geçirilse bile, 2040 yılında gezegenimizi hala 710 milyon ton plastik atık kirletiyor olacak. Günümüzdeki önlemlerle ulaşıla- cak %7’lik orana göre plastik atık miktarının %80 oranında düşü- rüldüğü bu en iyi senaryoda bile durumun bu kadar ciddi olması, bu alanda insanlık olarak doğaya verdiğimiz zararın boyutlarını bir hayli iyi anlatıyor. 8 100 MİLYON YILLIK MİKROPLARI HAYATA DÖNDÜRMEK Jeomikrobiyologlar, deniz tabanında- ki 100 milyon yıllık tortulardan alınan örnekler içerisindeki mikropları hayata döndürerek ilgi çekici bir işe imza attı. Nature Communications’ta yayımlanan sonuçlara göre, milyonlarca yıl boyunca yaşam için son derece elverişsiz olan koşullar altında metabolik potansiyel- lerini korumaya başlayan bu bakteriler, besin desteği alır almaz üremeye baş- lamış. Geçmişte farklı bir araştırmada 250 milyon yıllık bir bakteri komününün hayata döndürüldüğü açıklanmış, fakat kontaminasyon nedeniyle sonuçların güvenilir olmadığı düşünülmüştü. Bu çalışmada ise örneklerin kontamine ol-maması için her türlü önlemin alındığı belirtiliyor. 11 EVRENİN GERÇEK YAŞI NASA’nın 2013 gözlem- lerine göre günümüzde evrenin yaşı 13.77 milyar yıl olarak kabul ediliyor. The Astronomical Jour- nal’da yayımlanan yeni bir araştırmaya göre ise, ev- renimiz aslında çok daha genç. Uzaklığı bilinen 50 galaksiden yola çıkarak 95 farklı galaksinin uzaklıkla- rına dair ölçümler yapan bir modelin geliştirilme- siyle oluşturulan tahmine göre, evrenimizin 12.6 mil- yar yaşında olduğu düşü- nülüyor. Bu modele göre evrenin genişleme hızını veren Hubble Sabiti de- ğeri, megaparsek başına saniyede 67 km değil, 75.1 km olarak ölçülüyor. 10 ÇERNOBİL’DEKİ MANTARLARLA ASTRONOTLARI KORUMAK Biorxiv’de ilk sonuçları yayımlanan bir araştırmada, Johns Hopkins ve Stanford üniversitelerinden araştırmacılar astronotları radyas- yondan koruyabilecek bir çözüm geliştirdiklerini duyurdular. Araş- tırmada, Çernobil Nükleer Santrali yakınlarında yetişen ve radyas- yonu emen bir mantar türü olan Cladosporium sphaerospermum, son derece ince bir tabaka halinde Uluslararası Uzay İstasyonu’na götürüldü. Mantarların, üzerlerine gelen kozmik ışınların %2’sini emdi- ği görüldü. Bu miktar astronotları olası bir Mars seyahatinde fazla korumayacak olsa da, kullanı- lan örneğin yalnızca 2 milimetre kalınlığında olduğunu belirtmek gerek. Mars seyahati için ise, 21 cm kalınlığında bir tabakanın yeterli olabileceği düşünülüyor. 12 Her istiridye günde 200 litre su filtre- leyebilir. 22 .. “Zihinsel gelişimde mutluluğun ve sevginin büyük payı olduğunu düşünüyorum. Sevginin dili müziktir. Müzik dinlerken de müzik yaparken de mutlu olursunuz. Zihinsel gelişimin yanı sıra zihinsel gerilememe için de müziğin yararlı bir dost olduğuna inanıyorum.” 34 RUSYA AŞIYI BULDU MU? Mevcut durumda pandeminin ulus- lararası ilişkilerde bir enstrüman haline gelmeye başladığını görüyoruz. En baş- ta ABD’nin Çin’i suçladığını ve köşeye sıkıştırmaya çalıştığını gördük. Şimdi de Rusya’nın dünyanın kurtarıcısı rolü- ne soyunması ile karşı karşıyayız. Işin siyasi tarafını bir kenara bırakırsak, Putin’in duyurduğu aşının ne kadar et- kili olduğunu görmek ve Dünya Sağlık Örgütünün yeni aşı için onayını bekle- mek, bu konuda sağduyulu bir davranış olacaktır. Henüz sevinmek için maalesef çok erken. 43 Doktorlar insanlara zarar vermemek için yemin ediyor, hastane mimarları da aynı şeyi yapsa iyi olmaz mı? 73 odalarında bitki olan cerrahi hastalarının tansiyonu daha düşük seyrediyor, daha az ağrı ve kaygı rapor ediliyor ve bitkisiz odalardakilere göre daha az ağrı kesici kullanıyorlar. 73 baş ağrınızı dindiren aspirin söğüt ağacı kabuğunda keşfedilen bir maddeden elde edildi. 78 Bugün hayatta olan her bir bireye karşılık okyanuslarda yaşayan mikropların toplam ağırlığı 35 Afrika filine eşdeğerdir. 79 Dünya genelinde üretilen antibiyotiklerin hemen hemen yarısı, enfeksiyonun önlenmesi ve büyüme hızının artırılması için gıda endüstrisindeki hayvanlarda kullanılıyor. 79 1997 ve 2010 yılları arasında ABD’de, gırtlak iltihabı vakalarının yalnızca yüzde 10’una bakteriler yol açmışsa da yüzde 60’ı antibiyotiklerle tedavi edildi ve bunun maliyeti 500 milyon dolar oldu. 79 aldınız her nefeste yaklaşık on mantar sporunu soluduğunuzu biliyor muydunuz? 83 1980’lerin ortalarında, mikolog ve mantar ürünleri üreticisi Paul Stamets, kendi bal arılarının, bir yığın odun parçası arasında oluşan mantar miselyumundan yayılan sıvı damlacıklarını yudumladığını fark etti. Yıllar boyunca arıların şeker topladığını zannettiyse de sonradan aklına arıların ilaç topluyor olabileceği geldi. Stamets, Washington Üniversitesindeki araştırmacılarla birlikte, kav mantarından (Fomes fomentarius) ve reishi mantarından (Ganoderma lucidum) elde edilen bir özle beslenen arıların, başta ölümcül deforme kanat virüsü olmak üzere, virüs yükünde anlamlı bir azalma görüldüğünü saptadı. Araştırmacılar, mantarlardan elde edilen özlerin, bu virüslerle savaşması için arıların doğal bağışıklık sistemine mi yardım ettiğini yoksa virüsü mü öldürdüğünü henüz kesin olarak saptayamadı fakat sürmekte olan çalışmalar bu sorunun yanıtını verecek. Kim bilir belki de yakında ağaçlara astığımız kuş evlerinin yanı sıra arılara da birer yuva yapıp beslemeye başlarız. 87 UTANINCA YÜZÜMÜZÜN KIZARMASININ SEBEBİ NEDİR? Bugüne kadar insanlar dışında utanma ifadesi gösteren bir hayvan türüne rastlanılamadı. Hatta Charles Darwin, utanç- tan kızarmayla alakalı olarak “en garip ve en insana özgü yüz ifadesi” olduğunu söylüyordu. Utançtan kızarmak yalan söylemeyi zorlaştırdığı için, bir dezavantaj gibi görünüyor. Ancak 2009 tarihli bir araştır- maya göre, birileri bize ihanet ettiklerinde yüzleri kızarıyorsa, onlara ikinci bir şans vermeye daha meyilli oluyoruz. Çünkü bu yüz kızarması, bize karşı- mızdaki insanın yaptığı hata yüzünden gerçekten sorum- luluk hissettiğini, bu nedenle empati sahibi biri olduğunu gösteriyor. Bunu doğrular şekilde, psikopatların yüzlerinin utançtan kızarmadığı biliniyor. Sosyal varlıklar olduğumuz için de, empati kurabildiğini göster- mek ve bunu yüz kızarması gibi hızlı bir yolla aktarmak, önemli bir avantaj 98 KENDİMİZİ KAŞIMAK NEDEN KEYİF VERİR? Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRG) tekniğiyle yü- rütülen çalışmalarda kaşımanın beyinde haz ve ödül mekanizmaları harekete geçirdiği göz- lemlenmiş. Bu etkinin en yüksek olduğu an- ların ise ise kendimizi kaşıdığımız, özellikle de çok fazla kaşınan bir vücut bölgemizi ka- şıdığımız anlar olduğu görülmüş. Fakat bu haz hissinin nedeni, sa- nılanın aksine endorfin salgılanmasıyla alakalı değil. Mekanizmanın evrimleşmesinin nedeni olaraksa cilt parazit- lerimizi uzaklaştırmamız için beynimizin bizi bir nevi teşvik etmeye çalışması görülüyor. Tüm kanıtlar bu eylemin çok ilkel bir tepki olduğu yönünde, çünkü balıklar dahil bütün omurgalılar kendilerini kaşı- yorlar. 98
·
44 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.