Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Susma Orucu - Garib Çoban
Hakikat bahçesinde bir miktar şiir gibidir şair. Biz alna yazılmış kaderin uzletindeyiz. Biz o aşkın kitaplarıyla işledik gönüle gönüller peygamberini. Murad eder şifası resullerin sabrıyla. Hüner odur ki, kabirde gama düşmüş garib gönüllere bir ayet okuya. Sen duy musikisini ilmi kimyasında inşirah vakti. İksiridir yarin duası, teheccüt vakti vuslatla , bela ocağında yananlara. Ahkam çıkarır çoban yıldızı şems vakti. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Her mevsim güzeldir, lakin sonbahar şiirin aşka giden yoludur. Esen her yel, onları biraz daha zayıflatıyor; sararan yaprakları. Birer birer düşüyorlar, sevgili olda gör. Ve geçip gidiyor ömür; bir mevsimlik fasıldır. Teheccüt vakti uykuda olan, bulunmak istemeyendir boşuna arama gönlüne yük olmasın. Deliler Şeyhi Yalnızlığın yalnızlığı der, sararan yalnızlığı görebilene aşk olsun. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Gizli bir gökyüzüne doğru uçmak için severler vaktin Eylülünü. Sırrın her an yüz perdesini düşmesine neden olan duaların sahibine aşk olsun. Hayattan önce hayatı bırakanlar, fecr vakti sonunda ayaksız bir adım atarlar gönüllere. Hüzün ağır yüktür; kâlp onu taşıyamazsa incinir. Her insan gibi hata yaptım, bendeki seni kaybettim. Görmek için can gözünü açık tutmalı gönül. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Lakin kâlp ancak incindikçe yumuşar. Gel gönül gidelim aşk ellerine. G/öz görmeyi öğrenince kulaktan, yumuşayınca hassaslaşır. Ruhun zarafetidir sizinle doğan ve eylemlerinizden doğan bir değer. Tüm ilahi mânâlar, yalnız hassas kâlplere ayan olur hayreti arttıkça. Muradın yâr ise bir tane yeter. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Birlikte yaşlandıkça, hayatla birlikte değişmeye devam ederken, asla değişmeyecek bir şey var. Sana her zaman aşık olmaya devam edeceğim diyen sevgili. Sen yüreğinde hissedersen, sevgiye taşı delen çiçeğin sabrı gibi mesafesi yoktur sevgilinin. Kendi heva ve heveslerine göre yaşayanlar, kendilerini kimin yarattığını bilmezler. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Meşrebine bakmaksızın azami ölçüde saygı gösterdiğim kimseden, aynı şekilde azami ölçüde saygı bekliyorum. İnsanlar tartışabilir, haklı ya da haksız olabilir; bu çok doğal. Ama saygısızlığın mazereti yok. Yazgımda en kutsal bir nakıştı şems vakti dua, ruhumun kaybolmuş parçasına kavuştum huu’lar demiyle. Teheccüt vakti tamamlandım salavatlarla, sırrın sırrına diyenlere aşk olsun. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Bir selâya bakar insanın kendi nefsinin gölgesinden göç dediğin. Bu dünyanın tüm uyumu zıtlıkların ürünü israftır. İnsanın kâlbinden Allah'a uzanan türlü yollar vardır. Kavuşmak zahmet ister kendine. Bazen dikenli, bazen engebeli ve bazen de gül bahçeleri ile her yol nihayet O'na kavuşur. Zahmeti görünce, geri dönmeyenlere müjdeler olsun. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. Hakikat, senin yüzünde yazmalı, sesinden anlaşılmalı, gözlerinde parlamalı dua edebiliyorsan. Her ne edersek edelim, yaşadıklarımızın hayali peşimizde. İstediğimiz kadar saklayalım, örtelim, gizleyelim. Öteki bizi hep yüzümüze vuracak Estağfirullah’ta. İyiliklerimizi, ver(eme)diklerimiz önümüze koyacak, bir mültecinin gözyaşları. Yeri gelecek utandığımız ve kaçtığımız her şeyden hesap soracak, kabrimize gel(e)meyenler dualar. Bu aşktır aşığa, sen buna Eylül dersin. (Y.ed - Bir Lokma Bir Hırka Albümü) Engin Demirci Şiirleri © Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. facebook.com/767723323302575...
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.