Hikayenin sonunda bir anda bir cümleyle “Nasıl yani? Şimdi hangisi gerçek peki?” diye düşündürten öyküler dizisi. Öykülerin hepsinin ucu açıktı diyebilirim. Bu bağlamda yakın zamanda okuduğum J. D. Salinger’in Dokuz Öykü kitabıyla da özdeşleştirdim biraz.
Öykülerin hepsi alt metinlerle doluydu. Bir kısmında bunu anlayabildiğimi düşünüyorum ama kesinlikle hepsinde değil. :) İlerleyen zamanlarda tekrar dönüş yapacağım bir kitap. Benim için bir Necip Fazıl şiiri gibi, her okuduğumda farklı bir yönünü görüp, farklı anlamlar çıkarabileceğim. :)