Erk-devlet-iktidarın gücünü meşrulaştırmak için kutsal bir referansa ihtiyaç duyması, aynı zamanda bu referansın insanoğlunda bir karşılığının olmasıyla da alâkalıdır. Yirminci yüzyılın ortalarında bir imparatoru Tanrı'nın oğlu olarak görmek, aynı zamanda bir bakıma görmeyi de istemekti.