Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

XVII. yüzyılın ilk yarısında, Osmanlı tarihinde yapısal gelişmelere damga vuran büyük değişiklikler meydana çıkmıştır. Bunlardan biri; klasik Osmanlı pâdişahlık otoritesi eski anlamını kaybetmiş, yüksek otorite Harem’in kontrolü altına düşmüştür. Gelişmenin başlıca nedeni, tahta vâris olacak şehzâdelerin haremde tutulmaları, yani kafes yöntemi olarak tespit edilebilir. Pâdişahlar, mahpus tutuldukları kafesten tahta çıkarılmaktadır. Tarihin bir cilvesi olarak bu dönemde tahta çıkan sultanlar ya çocuk yaşta (I. Ahmed, IV. Murad, IV. Mehmed) yahut akıl ve iradesi zayıf (I. Mustafa, I. İbrahim) yahut genç ve deneyimsiz (II. Osman) kişiliğe sahiptirler. Bu durumun sonucu olarak, Harem’in hâkimi olan vâlide sultanlar, darussaâde ağaları gerçek otoriteyi ellerine geçirmiş bulunmaktadır. Veziriâzamlar, pâdişahın mutlak vekîli olmaktan uzak kalmışlar, sonuçta bir otorite zaafı, boşluğu ve kararsızlığı ortaya çıkmıştır. Bu koşullarda, büyük sayılara ulaşan asker ocakları, yeniçeriler ve sipahiler devletin yüksek otoritesine ortak durumuna gelme fırsatını elde etmişler, aşırı ulûfe ve bağışlarla devlet hazinesinin iflâsına yol açmışlardır. Zaman zaman gelen ıslahatçı veziriâzamlar (Kara Mustafa, Sofu Mehmed, İbşir, Tarhoncu Ahmed Paşalar) asker ocakları ve Harem karşısında başarısız kalmışlardır. Kargaşa döneminde bunalımlara yol açan ikinci derin değişiklik, akçada tagşişler (akçada gümüş nisbetini düşürme) ve büyük bütçe açıklarıdır. Bunun başlıca nedenleri, 1585’ten beri (bu tarih aynı zamanda idarede kargaşanın başlangıç tarihi olarak gösterilir) para birimi gümüş akçanın yüzde yüzden fazla değer kaybetmesi, kalp paranın piyasayı istilâ etmesi, yabancı gümüş paraların (reale, esedî guruş) iyi para olarak girişi ile kendini gösterir. Osmanlı idaresi yabancı paranın girişine iyi gözle bakmakta idi. Bütçede büyük düşüşler, bunun sonucu asker mevâcibinde dramatik artışlar ve ayaklanmalar gelecektir. Aynı dönemdeki büyük savaşların, özellikle donanma gerektiğinde yarattığı masraflar, büyük bütçe açıklarının başlıca sebepleri arasındadır. Askerî ve mâlî bunalımlarda donanma masrafları önemli bir yer alır. Otorite boşluğu ve mâlî bunalım, siyasî-sosyal bunalımları körüklemiş; dört kez sultanların tahttan indirilmesi, ikisinin katli (II. Osman ve I. İbrahim) ile sonuçlanmıştır. Bu dönemde haremde çocuk pâdişahların vâlideleri, özellikle Safiye, Kösem ve bir dereceye kadar Turhan Sultanlar, gerçek otoriteyi üstlenmişler, dönemin gerçek güç kaynağı yeniçerilerle işbirliği yapmak zorunda kalmışlardır. Devlet hizmetinde olan iyi niyetli bürokratlar (Kâtib Çelebi, Koçi Bey ve ötekiler) kurtuluşu pâdişah gücüne sahip bir sâhibü’l-seyf’in gelmesinde bulmuşlardır. Diktatör gücünde bu sâhibü’l-seyf’ler İbşir Paşa ve sonunda başarılı olan Köprülü Mehmed Paşa’dır. Köprülülerle yeni bir dönem başlamıştır. Bu dönemde devlet, Macaristan cephesinde güçlü Avusturya orduları ile karşılaşmaktan çekinmiş, Papa’ya bağımlı olmayan İngiltere’nin aracılığını aramış, buna karşı İran cephesinde Büyük Abbas’la başlayan karşı saldırılar sonucu yalnız Azerbaycan’ı kaybetmekle kalmamış, Doğu-Anadolu ve Irak tehdit altına düşmüştür. Bir başka önemli neden olan Girit Savaşı’nda (1645–1669) düşman denizde üstün durumunu korumakla kalmamış, Dalmaçya cephesinde saldırıyla Bosna’da kargaşaya neden olmuştur. Savaş, sürekli bir mâlî bunalıma yol açmıştır. Kul mevâcibi ile beraber ağır donanma masrafları devleti çok kere iflâsa sürüklemiştir.
Sayfa 3 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 3. Basım (2016)Kitabı okudu
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.