Kasım ayına yeni bir seri ile merhaba diyorum. Serinin ilk kitabı çıktığında bayağı bir yankı uyandırmıştı. O zamanlar tereddüt ettiğimden dolayı sipariş listeme kesinlikle eklemedim. Şu an evde olduğum bir süreçte yeni bir sepete atma serüvenimde yine tereddüt ederek de olsa çılgınlık yapıp serinin ilk dört kitabını sepete attım ve siparişimi verdim. Seriyle tanışma serüvenim de böylece başlamış oldu.
Pişman mıyım??
Hayır..
Bu kadar geç başladığım için pişman mıyım??
Evetttt!!
Kitap çok akıcıydı, bir günde soluksuz bir şekilde yalayıp yuttum tabiricaizse..
Bir de şöyle bir durum var ki Hava Uyanıyor, serinin ilk kitabı, asıl olaylar kitabın sonlarında gerçekleşmesine rağmen çok akıcıydı. O zamana kadar Solaris İmaparatorluğu’nun Kütüphane çırağı olan Vallaha’nın daha önce bilmediği yeni kimliğine alışmasını –ki hala alışamamış durumda- çevresine farklı bir bakış açısıyla adapte olmaya çalışmasını okuyoruz. Serinin ilk kitabı güzel bir başlangıç yapmıştır. Yorumumu sizinle paylaşırken ben hiç beklemeden serinin ikinci kitabına başlıyorum.