Gönderi

NURİ CAN
Dağ başında yapayalnız boynu bükük bir çiçeğim işte yapayalnız bir çiçek.. başı eğik, kalbi kırık... bir çoban kavalı ezgisinde kirpiğime dokundukça yel, üşüyor ömrüm içimde kar ayazı sevdalar ağlıyor her gece ve ben susuyorum yalınayak çocuklar dolaşıyor düşlerimde her kış gözlerimdeki yağmur, saçlarmdaki kardan başka yok kimsem yorgun kelebekler uçuyor kalbimin üzerinden dönüp bakma, boynumun büküklüğünü sorma sakın ' yaslıyım, yaralıyım, yalnızım karlı dağlar kadar yalnızım işte... Beni anlayabilir misin karlıdağ, ceylan pınar haykırsam duyar mısın sesimi? her sabah rüzgar vurur yamaçlarıma yamaçlar kalbimin sızılarına gizli yaralarım var acıtan kanadığımda yaramı bağlar mısın? her yağmur sonrası, yaprağımdan süzülen damlalara bakıp benimle ağlar mısın? .. Beni anlatabilir misin karlıdağ, çoban çeşmesi, kırklar tepesi yolundan gelip geçenlere, soğuk suyundan içenlere ulu ağaçlara, uçan kuşlara, gözdeki yaşlara, kederli başlara sarı sonbahar yorgunu gözlerimle bakışlarımdaki hüznü anlatabilir misin? Yorgun bir dağ lalesiyim işte kıyısız yamaçlarda ışık sızmayan bir mağaranın rahminde doğdum acıyla yoğruldu toprağım yangınlarla büyüdü yaprağım gölgem bile yok, ağıt kokuyor nefesim bütün acılar dudağımda uyuyor. karlı dağlar kadar yalnızım işte tek dostum kınalı keklikler ve yaban geyikleri, asil rüzgarlarda kayadan kayaya süzülen... Beni saklayabilir misin karlı dağ, teyran tepe, Munzur yaylası yalnız akşamlarda kaybolan bir ses gibi tükenmemiş bir nefes gibi beni saklayabilir misin? Ne rüzgarı tanıyorum ne de hayatı avcılar peşinde ömrümün yaralı bir ceylandır gönlüm sarp kayalarda seken kalbimin üstünde yorgun kelebekler, her an ölümü bekler... yükleyip dalıma inceden, inceden sızılar beklerim öyle her sonbahar nafile Karlı dağlar kadar yalnızım ben de üşüyen papatyayım kar ortasında başım duman duman bulut avuçlarımda yayla gülleri elimde nazlı bir umut ve yüreğimde ateş, dilimde yanık türkülerle kanayan bir gökyüzü şarkısıdır dudağım Beni saklayabilir misin karlı dağ? kır düşmüş saçlarımı, hüzün yüklü bakışlarımı anlayabilir misin? her türlüsünü tattım aşkın, acının, ayrılığın hayatın ve aşkın mağlubuyum, anla unutulmuş aşklara, derin sevdalara yaz beni nice arzular saklayıp gecelere bir nefes dağ kokusuna karıp ömrümü beklerim öyle her bahar umarsız büyüsün diye gözlerimdeki kar çiçekleri.
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.