Kudüs ve Haçlı seferleri!!Ayet-i Kerim'de şöyle denilmektedir; Ali İmran Suresi 120. ayet: Size küçük bir iyilik, bir nimet ulaşsa, bu onları üzer. Başınıza bir kötülük gelse, bu defa sevinçten bayılırlar. Her şeye rağmen siz sabreder ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, onların hîle ve tuzakları size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz ki Allah, onların tüm yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.
Bakara Suresi, 190. ayet: Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda savaşın, (ancak) aşırı gitmeyin. Elbette Allah aşırı gidenleri sevmez.
Cennet Doğu'da bir yerdir batıya göre her zamanda öyle olmuştur. Zorluğa, sıkıntıya düştüğü vakit Avrupalı bir kurtuluş reçetesi arar. Kimi zaman Rahip John'un hiç ulaşılamayan ve bilinmeyen memleketi olmuştur. Korkunun, yoksulluğun kol gezdiği batı dünyasında insanların çoğalması ile zor duruma düşmüşlerdir. Bu kuyudan çıkmak için hırpani bir keşisin kendini insanların etkisine sokmak için vaazı nasihatlarda hatta din kardeşlerinin kötü halinden dem vurmaktadır. Kıta'nın nüfus yoğunluğunun artması, derebeylerin zulümleri, kıtlık, bir çok hastalıkların zuhur edilişi bir çıkış noktasını göstermektedir. Bu kadar insan bir arada yaşayamaz. Bir keşişin etkilemesi, Papa'nın kutsal toprakları feth etme arzusu, kralların muzaffer edası ile şan şöhretleri, şövalyelerin kendilerini göstermesi ve sefil aç bıkkın insanların günahlardan affı, Doğu'da kazanılacak para.. Bu minval ışığında başlayan seferler ve müslüman dünyasının verdiği savaşlar. Haçlı savaşlarında kimi büyük komutanlar ortaya çıkmış ülkelerini ve en çokta dinlerini korumak için canlarını feda etmişlerdir.. Allah'ın ipine sarılıp sabır gösterip savaşanlar mükâfatını almış diğerleri de hüsrana uğramıştır. Müslüman dünyası ayrılığa düştüğünde ülkelerinin ne hale geldiklerini gördüler. Tarih tekerrürden ibarettir. Eğer tekerrür etmeseydi tarihte olmazdı. Tarihimizi iyi bilip, buna göre küffara karşı azimli ve cesaretli olmamız gerekiyor. Biz cihat etmekle görevliyiz. Hem.nefsimize, hem düşmana karşı. Savaşta nusreti Rabbim niyaz eder, biz dik durmak ve kararlı olmak üzereyiz.. Rabbim savaşan bütün gazı ve şehitlerimize rahmet etsin. Bizler burada duruyor isek, onların gayret ve hamiyetleri iledir..
Kudüs Şiiri..
Ağladım tükeninceye kadar gözyaşlarım
Namaz kıldım sönünceye dek kandiller
Usanıncaya kadar rüku ettim
Muhammed’i sordum sende kaybolan
Ey Kudüs, ey nebilerin çıktığı şehir
Ey Kudüs, ey şeriatler feneri
Ey parmakları yanan güzel çocuk
Hüzün var gözlerinde, ey iffet şehri
Ey Resulün uğradığı bahçe
Kaldırımlarında hüzün var
Minarelerinde hüzün var
Ey Kudüs, ey karalara bürünen şehir
Kim çalacak çanlarını Kıyamet kilisesinin
Pazar sabahları
Kim taşıyacak çocuklara oyuncakları
Yılbaşı gecesinde
Ey Kudüs, ey hüzünler şehri
Ey gözlerinden kocaman yaşlar akan
Kim durduracak düşmanları
Üzerine çullanan, ey dinlerin incisi
Kim silecek kanları duvarlarından
İncil’i kim kurtaracak
Kim kurtaracak Kur’an’ı
Kim kurtaracak Mesih’i kendisini öldürenlerden
İnsanlığı kim kurtaracak
Ey Kudüs, ey şehrim
Ey Kudüs, ey sevgilim
Yarın, yarın çiçek açacak limon
Sevinecek yeşil sümbüller ve zeytin
Gözler gülecek
Geri dönecek göçmen güvercinler
Tertemiz yuvasına
Ve geri dönecek çocuklar oynamaya
Buluşacak babalarla oğullar
Ey memleketim
Ey barış ve bereket şehri..