Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

423 syf.
9/10 puan verdi
Felsefe daima yolda olmaktır!
“Soruşturulmayan, üzerinde düşünülmeyen bir hayat, yaşanmaya değmez.” -Sokrates Eser adı üstünde tam bir felsefeye giriş mahiyetindedir. Birçok felsefe kitabının aksine ne ağdalı, anlaşılması güç, zorlu, keşmekeş bir dile ve anlama sahip ne de okumayı sıkıcılaştıran, gereksiz bilgi yığıntısından oluşan vakit kaybı bir türe mensup. Gayet keyifli, öğretici, objektif, birbirinden ilginç sorular ile bilgi ve tartışma yoğunluklu, felsefeye dair merakı olan okuyuculara; felsefe ile ilgili temel bilgilere ulaşabileceğini (temel diyorum çünkü konu ve kişiler olarak mufassal bilgilere değinilmemiş, değinilmemesine rağmen kitap bitiminde her konusundan minimumda olsa okuyucu da fikir ve yorum kabiliyeti oluştuğunu içtenlikle belirtmek isterim(: ), örneklerle, bilim-sanat-din ile ilişkilerine, filozofların görüşlerini yerinde ve kısa da olsa açıklayıcı bir biçimde yer verilmesiyle -ki birçok konuda fikir ayrımına düşen bu filozofların kuramları, düşünüşleri, fikirleri, hangi konuda zıtlığa düştükleri bence çok yerinde ve güzel açıklanmıştı- oluşan ruhsat tanıyabileceğiniz bir kitap. Kitabın sonunda bulunan mini felsefe sözlüğü ise oldukça işe yarar ve sağlıklı idi. Sanırım tek kusuru -okumuş olduğum yayınevinin mi kusuru bilemiyorum gerçi- yazım hatalarına sıklıkla rastlamam olsa gerek. 1.Bölüm: Felsefeye Giriş 2.Bölüm: Bilgi Felsefesi 3.Bölüm: Bilim Felsefesi 4.Bölüm: Varlık Felsefesi 5.Bölüm: Ahlak Felsefesi 6.Bölüm: Siyaset Felsefesi 7.Bölüm: Sanat Felsefesi 8.Bölüm: Din Felsefesi 9.Bölüm: Eğitim Felsefesi Olmak üzere 9 bölümden oluşan bu karışık ve girift tartışmalar silsilesininde yakamızı bırakmadığı ilginç dünyayı ziyaret etmeye sizleri de davet ediyorum. (: Bundan sonrası bazı bölümlere kendimce yorumlarımı da katarak ve edindiğim bilgiler dahilinde değinmek olacaktır okuyacak olan kitaptaşlarıma şimdiden teşekkürlerimi sunarım. Keyifli okumalar ve kitap dolu günler dilerim. 1.Bölüm: Felsefeye Giriş Felsefe nedir? Yeryüzüne fırlatılmış bir insan çığlığıdır felsefe ya da … "Felsefe, neleri bilmediğini bilmektir". –Socrates "Doğruyu bulma yolunda, düşünsel (idealist) bir çalışmadır." -Platon "Felsefe yapmak ölmeyi öğrenmektir." -Karl Jaspers "Mutlu bir yaşam sağlamak için, tutarlı eylemsel bir sistemdir." –Epikuros "İnanılanı anlamaya çalışmaktır." –Anselmus "Felsefe yapmak doğru düşünmektir." -Thomas Hobbes "İnanılanın inanılmaya değer olup olmadığını araştırmaktır." -Pierre Abélard "İnsan zihninin mahiyetini incelemektir." -David Hume ...tanımlar uzayıp gitmekte. Felsefenin en önemli problemi ne diye sorarsanız, bizzat felsefenin kendisinin ne olduğu problemi olduğunu söylemek diyebilirim. (: Kant’ın da belirttiği gibi “Felsefenin değil de felsefe yapmanın öğrenilmesi gerekliliği lazımdı” belki de. Filozof Aritstoteles’in ünlü bir sözü vardır: “ Bütün insanlar doğal olarak bilmek isterler.” Gerçekten de insanı insan yapan en önemli özelliklerinden biri herhalde onun kendisini çevreleyen dünyayı, içinde yaşadığı toplumu, geçmişini ve bütün yanları ile bizzat kendisini tanımak ve bilmek istemesidir. Yüzyıllardır cevabı aranmış bu soruya da kesin bir yanıt bulunabilmiş midir sanmıyorum ama belki de bu yolda yürümek, insanın kendini bilmek istemesi, tanımaya çalışması, bunca belirsizliğin içinde belki de yaşamanın anlam açısından bir sebep, amaç olabilmeyi başarmıştır, kim bilir! 2.Bölüm: Bilgi Felsefesi “Zavallı akıl, beni çürütmek için kullandığın kanıtları, yine benden alıyorsun!” -Epikuros Bilgi teorisinin ilk sorusu bilginin mümkün olup olmadığı sorgusudur. Acaba biz doğru bilginin, doğru bilgi olduğunu nereden biliyoruz? Ya da doğrunun (hakikat) ne olduğunu? Doğru kavramı herkes için aynı anlamı mı ifade etmektedir yoksa bana göre doğru olan bir başkasına göre aksini mi çağrıştırır? gibi soruları çeşitlemek mümkündür. Ve bu sorulara da -felsefenin genel kuralı bu galiba bir filozofun başka bir filozofun felsefi görüşünü tasdik etmediği, herkes tarafından da kabul edilebilir bir sistem veya fikir bulunmadığı gibi- farklı ve çeşitli cevaplar verilmiştir. Bilginin var olduğunu, duyumla başlayıp ama duyum olmadığını savunanlarda olmuştur(Aristoteles..); ne duyumla başlayıp ne de duyuma ihtiyaç olduğunu varsayan ancak aklın varlığı ile olduğunu savunanlarda (Platon’un bilgiyi “İnsan zihninde bulunan, ancak insan farkında veya bilincinde olmadığı şeyin hatırlaması yani ‘amnesis’ olarak tasvir etmesi gibi..). Bilginin imkanından şüphe edenler de olmuştur (Septikler). Bu konuda da Pascal’ın şu sözü en iyi örnek olacaktır: “Pirenelerin öte yanında (yani İspanyol’da) doğru olan, bu yanında (yani Fransa’da) yanlıştır.” Veyahut da “Tek bir şey biliyorsam, o da hiçbir şey bilmediğimdir” diyen Sokrates. Bunları bir tık ileri taşıyan aşırılıkçı Gorgias’ı da anmadan geçmeyelim: “Hiçbir şey yoktur; olsaydı bile bilemezdik; bilseydik bile başkalarına iletemezdik.” Noktayı koyan ise hiç şüphesiz daha da ileri giderek “Hiçbir şey bilmediğimi de kesin olarak bilemem” diyen Karneades olmuştur. Aslında şüphe etmek de bir tür düşünmek eylemi değil midir? Descartes sonunda her şeyden şüphe etmenin mümkün olduğu, ancak şüphe eden insanın, şüphe ettiği anda, şüphe ettiğinden şüphe etmesinin mümkün olmadığı görüşüne varır. Böylece Descartes kendisinde şüphe edilmesi mümkün olmayan, kesin bir ilk bilgiye varır: “Düşünüyorum, o halde varım(Cogito ergo sum!). Bu görüldüğü gibi şüpheden bilgiye bir geçiştir aslında. 3.Bölüm: Bilim Felsefesi “Hayatta en hakiki mürşit, ilimdir.”-Atatürk Savoir pour pouvoir yani evrene hakim olmak için bilmek. Aristoteles’in ünlü şu meşhur sözünü bir kez daha hatırlayalım: “İnsan doğası gereği bilmek isteyen canlıdır.” Büyük dinler bunu ’yasak elma’ efsanesi ile dile getirmişlerdir. Yaratılış efsanesinde sözü edilen, bilgelik ağacına, Tanrı’nın aksi yöndeki emrine rağmen Adem’in yaklaşması, herhalde onun –ve şahsında tüm insanlığın, insanın bilme merakına, öğrenme merakına hamledilmelidir. Bu bilginin insana, kendisinin cennetten kovdurma yönünde tarihi bir zarar verdiği aşikardır. Öte yandan onun bu bilme merakı sayesinde özgürleştiği ve gerçek anlamda ‘insan’ olduğu da söylenebilir. 5.Bölüm: Ahlak Felsefesi “Bir şeyi iyi olduğu için arzu etmeyiz; o arzu ettiğimiz için iyidir.” -Spinoza Şimdi eğer ahlak bir bilgi, hatta bir bilimse, o zaman mantıksal olarak ahlaksızlık da bir bilgisizlik olacaktır. Bu durumda da hiç kimsenin bilerek ve isteyerek kötülük yapması söz konusu olmaz. Böylece Sokrates’ e göre ahlaksız insan, gerçekten de bilgisiz insandır. Bir eylemin ahlaki olarak değerlendirilebilmesi için onun bilinçli olarak istenmesi ve özgür bir biçimde gerçekleştirilebilmesinin zorunlu olduğu açıktır. Ancak öte yandan bu türlü her davranışta ahlaki bir davranış olarak nitelendirilemez. Ahlaki bakımdan haksız olarak bir insanı incitmek veya ona zarar vermekle, altı milyon Yahudi’yi gaz odasına göndermek arasında yapısal olarak bir fark yoktur. Burada yapısal olarak ibaresin üzerinde özenle durmak gerekir. Şüphesiz altı milyon insanın günahsız yere katledilmesi, bir insanın haksız olarak incitilmesinden başka bakımlardan çok farklıdır. Fakat ahlaki bir değerlendirmenin söz konusu olması bakımından farklı değildir. (AHLAK SINIRI BİR KERE AŞILINCA SONU GELMİYOR!) Yazacak konuşulacak çok şey var daha da aslında.. Neyse gereğinden fazla uzun oldu zaten burada bitirip en son da bonus olarak bir şarkı ile sonlandıralım dediğim gibi kitap dolu günler (: youtube.com/watch?v=l3GQm8W...
Felsefeye Giriş
Felsefeye GirişAhmet Arslan · Adres Yayınları · 20131,415 okunma
··
3.990 görüntüleme
Esra Doğan okurunun profil resmi
Kitap bana Felsefenin Tesellisi kitabını hatırlattı . Felsefeye başlangıç için alınabilecek kitaplardan biridir diye düşünüyorum. Umarım bir gün bu kitabı okuyabilirim . Kitaptan haberim olmasını sağladığınız için teşekkür ederim.
Demet okurunun profil resmi
Ne demek rica ederim, kitabı okumana vesile olmak beni onore eder. Zaman ayırıp okuduğun için ben teşekkür ederim asıl. Felsefenin Tesellisi kitabını yakın zamanda yine duydum ve ben de oldukça merak ediyorum, en kısa zamanda temin edip ertelemeden okumak istiyorum 🙂
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.