Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Kitap hakkında inceleme yapmadan önce sizinle kitapla alakalı olacağını düşündüğüm bir anımı paylaşacağım: Lise yıllarımda Felsefe Hocamla aramızda kısa bir konuşma geçti,o yıllarda tek derdimiz üniversite sınavı idi,sanki sınavı kazanırsak tüm dertlerimiz tümüyle bitecek diye düşünecek kadar hayalperesttik.çocuktuk...İşte bende yüz yüze ve sadece ikimizin olduğu bir ortamda felsefe hocama bunu dile getirdim çocuk saflığı ile üniversite sınavını kazansam da...diye başlayan bir sürü hayal ile devam eden cümleler...Hocam ise hafızamdan hiç silinmeyen bir cevap verdi bana: ''Üniversite sınavını bitirdikten sonra da dert bitmez,mezun olma telaşı,mezun olduktan sonra iyi bir işe girme endişesi,işe sahip olduktan sonra,toplum tarafından yapılan evlenme baskısı,evlilik içinde iken büyüklerden gelen çocuk yap baskısı,çocuk olduktan sonra onu büyütme-okutma-evlendirme...kısaca ölene kadar bir yığın dert,üzüntü,telaş peki kişisel özgürlüğe,kişisel heveslere ne olacak ? '' demişti. Yine kitap ile alakalı internet sitelerinde okuduğum bir yorumu sizinle paylaşayım: GENÇ iken(Üniversite yılları) (Güç var,zaman var,ama para yok) ORTA YAŞLARDA(Çalışma Çağında ) (Para var,güç var ama zaman yok) YAŞLI iken(Emeklilik yılları) (Para var,zaman var,ama güç yok) (zaman sözcüğü burda boş vakit anlamında kullanılmışken güç sözcüğü ise sağlık-kuvvet anlamında kullanılmıştır,paradan söz etmeye gerek yok maalesef hepimiz onun ne olduğunu biliyoruz ) Bu kısımdan sonra SPOİLER içerir ! ŞEYLER kitabında genç evli çiftimiz,zenginlik hülyaları kurmaktadır herkes gibi.İleri de şunlarım şunlarım olsun diye tatlı hayallere dalarlar.Bu amaçlarını gerçekleştirmek için karşılarında iki yollları vardır ya herşeyden feragat(mümkün olduğunca para harcamaksızın) edip hiç dinlenmeksizin çalışmak(boş vakitten feragat edip) ya da arasıra kaçamaklar yapıp,günü yaşayarak ara sıra parada savurganlık yapmak ama tatlı düşleri her daim diri tutmak.Çiftimiz GÜNÜ(ANI) yaşayarak ikinci yolu seçiyorlar(CARPE DİEM-ANI YAŞA) İlk yolu seçenler zamanla yaşlanırlar ve istediklerine ulaşsalar bile hayallerine ulaştıkları anda yaşlı olacakları için ulaştıklarının keyfini süremezler. Genç çiftimiz gibi İkinci yolu seçenler ise hiçbir zaman isteklerine ulaşamazlar,anın getirdiği zevklerle avunurlar.Aynı zamanda çiftimiz genç iken bazı siyasal olaylara karışırlar az da olsa sisteme karşı bir mücadelenin yapıldığı eylemlerde bulurlar kendilerini.Ama bu hırs-mücadele azimleri de kısa zamanda söner. Aslında bu noktada yazar hem burjuva özentimizi eleştirerek dile getirirken hem de her iki yolunda hatalı olduğunu belirtiyor.Reklamlar bizi hiçbir zaman sahip olamayacağımız(yatlar-katlar...) şeyleri özendirir.Oysa basit İktisat deyimiyle dünyadaki şeyler(para-maddiyat) sınırılıdr,ancak sınırlı sayıda zengin vardır,günümüzdeki gibi kapitalist bir sistemde herkesin zengin olması asla mümkün değildir ki ! İşte sistemi yönetenler bunu biz fakirlerden çok daha iyi bildikleri için bizi reklamlarla kandırarak bizim zenginlik hayallerimizi gündemde tutarak bizi sisteme adapte olmaya davet ederler.Yazar bu eleştirilerini de satır aralarına gizlemiş. Modernizm ve konforizm eleşitrisi yapan yazar aynı zamanda bizim asla gerçekleşmeyecek burjuva özentimize,tüketim köleliğimize de atıfta bulunur.Bu eleştiriyi yaparken ise ŞEYLER yani yaşamımıza yön veren NESNELER ve onların bize etkisini vurgulayarak anlatır. Evli çiftimiz yaşamlarında değişiklik yapmak için TUNUS'TAKİ bir iş teklifine evet derler ve yaşamlarını bir süre orada devam ettiriler(MONTAİGNE kendinden kaçamazsın çünkü her gittiğin yere kendini de götürürsün der yazdığı denemelerde).Bu kısımları da çok beğendim,NOSTALJİ özlemi,yabancı bir ülkedeki UYUM SORUNUNU çok iyi anlatmış yazar.Çiftimiz yine umduğunu bulamaz,yine hayeller,hiç bitmeyen umutlar...
Tatar Çölü
Tatar Çölü
kitabını bu kitaba çok benzettim şu açıdan,her iki kitapta da ilk gençliğimizde ilk yaşama mücadelesine adım attığımızda hiç gerçekleşmeyecek çocukluk hayallerimiz,sonra ise yetişkinlik istekleri...sonunda ise ölüm.Ama ŞEYLER kitabı bana daha derin bir kitap izlenimi bıraktı,NESNELER ve onların yaşamımıza etkisini güçlü bir şekilde esere yedirdiği için ŞEYLER kitabını daha çok sevdim. ŞEYLER kısaca hepimizi anlatır,dünyayı anlatır,yaşam mücadelesini anlatır.Hayallerimiz ,arzularımız ve bunların ne kadarına sahip olabileceğimizi sorgular.
Şeyler
ŞeylerGeorges Perec · Metis Yayınları · 20161,111 okunma
·
260 görüntüleme
Kağan Kalava okurunun profil resmi
Hakan hocam Dostoyevski'nin değeri benim gözümde bir başka !
Kağan Kalava okurunun profil resmi
Mehmet Bey,Oulipo akımını bilmiyorum,bizi kısaca bilgilendirirseniz sevinirim.
dostamisc okurunun profil resmi
Ellerine sağlık Kağancığım güzel inceleme kaleme almışsın. Devamı dileklerimle. :)
Kağan Kalava okurunun profil resmi
Teşekkürler Dostamisc Bey.
dostamisc okurunun profil resmi
Huyum değildir spoiler okumak, ama bu kuralı ilk defa bozdum sayende. :) Ki yapılacak çokça yorum var. Çünkü içeriğin temeli itibarı ile bir mübadele aracı, aynı zamanda biri olmazsa diğerinin de asla olamayacağı üretim/tüketim merkezinde olan, para ve para yerine geçen unsurların tedavülü söz konusudur. Ve uğruna nelere katlanıldığı, birçok şeyden vazgeçilebildiği nesne. Kısacası kapitalist sistem düzeni ve acı gerçekleri.
Kağan Kalava okurunun profil resmi
Evet dediğinize tamamen katılıyorum,hem sizin hem de Hakan Hocamın söyledikleri aslında ŞEYLER kitabının merkezini oluşturuyor,sizlerin dediği gibi kitap kapitalist düzeni eleştiriyor.SPOİLER vermeden yorum yazmak zor geldi belki zorlasam yazabilirdim ama eksik kalabilirdi inceleme,ne bileyim inceleme yazarken SPOİLER vererek yazmak daha kolayıma geliyor :-(
Bu yorum görüntülenemiyor
Kağan Kalava okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Zafer Bey.
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.