Alfabedeki harflerin, sözlüklerdeki kelimelerin, eklerin gövdeye rastgele serpilmeyişi, her şeyin yaşamla uyumu. Her sayfasında derin, anlamlı kelimeler ve cümleler. Yaşamımızdaki yokluğun var oluşunu imgeleyen tümceler. Kayıplarımızın kabak gibi göz önünde olduğu, belki elle tutuğumuzu, kalbimizde hala sıcacık sakladığımızı belirten cümleler. Ben bu kitaba bayıldım. Zaten kurgu muhteşem, kendimi her yerde olaylar yaşanırken sanki oradaymışım o köy halkından biri, Cıngıl Nuri’nin çocuğu, berber de sıra bekleyen biri, berber dükkanının camında yansımasını gören biri, kayalarda güvercini gören biri, ayı ile meydan da olan biri, Cennet’in oğlunun yılan gösterisini izleyen köylü çocuklarından biri, berber koltuğunda sabunlu uyuya kalan biri. Ben bu romanda her şeydim. Yokluktum kendi yaşamımda. Bir kayboluştum. Zamanlarca görünmeyen olup birden görünür olandım. Uzaklıktım hep kendime bile uzak olan. Ne desem bilemiyorum bu kitaba karşı. Tokat yemiş hissi, çarpıcı bir his bırakmakla kalmadı. Yokluğunu aramaya girişenlerin, uzak insanlarının kitabı bir kaybolup bir görülenlerin kitabi bu kitap. Film tadında, hayatın ta kendisi kitap. Keyifli okumalar.

GölgesizlerHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202012,7bin okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yağmur Mavi Şen