Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Enes (r.a) rivayet eder ki, bir gün Peygamberimiz bazı ashabıyla otururken güldüler. Hz. Ömer (r.a.): "Ya Resûlüllah! Anam, babam sana feda olsun, niçin güldünüz?" dedi. Peygamberimiz: «Vahiy nazil oldu ki, kıyâmet gününde benim ümmetimden iki kimse Allah'ın huzurunda diz çöküp biri diğeri için: "Allah'ım, bu bana zülüm etti, Benim hakkımı bundan al" diyecektir. Allah da: "Hakkını ver" diye ferman edecektir. O kimse: "Allahım, benim bütün iyiliklerimi davacılar aldı, bir şeyim kalmadı" diyecektir. Allah Teala mazluma: "Ne yapmalıdır? İyiliği kalmamıştır" diyecek. Mazlum: "Allahım, benim günahlarımı ona yükle", diyecek. Bunun üzerine mazlumun günahları ona yüklenecek" buyurdu. Sonra buyurdu ki: «Kıyâmet günü o kadar dehşetli bir gündür ki, herkes kendi yüzünden âciz olur, başkasına yüklenmesini arzular. Sonra Allah mazluma: "Bak ne görürsün? diyecek. Mazlum bakınca, cevher ve incilerle süslemeli olarak gümüşten yapılan şehirler, altından yapılan köşkler görecek ve "Allahım, acaba bu hangi Peygamberin, yahut hangi sıddıkın hangi şehidindir" diyecek. Allah: "Kim pahasını verirse onun olur" buyurdu. Mazlum: "Allahım, kim bunların pahasını ödeyebilir?", der. Allah: "Üzerine hakkı bulunan din kardeşini affedenler öder", der, O da: "Allahım, ne kadar hakkım varsa affettim" der. Sonra Allah: "Kalkın, birbirinizin elini tutarak ikiniz de cennete girin" buyurur. Sonra buyurdu ki: "Durum böyle olunca, Allah'tan korkun, insanların arasını bulun.­"
Sayfa 259
··
9 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.