Psikanalitik edebiyat eleştirisi bana biraz lisans eğitimi alırken eser incelediğimiz dersleri hatırlattı. Bizde ünlü bir tabloyu açar, tabloyu "dikey ve yatay" olarak incelerdik, neden altın orana bu figürü koymuş? Neden bu objeyi seçmiş? Bu objenin anlamı ne? Sıcak renkler mi kullanmış soğuk renkler mi? Gibi sorular sorar, sanatçıdan ve hayatından bahsederdik. Burada da yazarı ve eserini inceleyip çıkarımlarda bulunup daha iyi anlıyoruz. Konu alanım olmadığı için okurken zorlandığım zamanlar oldu ama bu keyifli bir zorlanmaydı, öğrenmenin keyfi.
Yeni kelimeler, terimler öğrendim. (Anlamlarını öğrenmeden geçmek istemedim.)
Froyd 'un aile icinde böyle bir insan olduğunu ve kadına bakış açısını bilmiyordum. Daha çok araştırıcağım.
Kitapta bahsi geçen filmleri izleceğim.
Marcel Proust 'la tanışmış oldum biraz. Aslında Proust 'un bir kitabını okumadan henüz onunla tanışmışta sayılmam. Bu daha çok bir arkadaşımın bir arkadaşından bahsetmesi gibi oldu diyebilirim, simdi Proust ile tanışmak için fırsat kolluyorum :)
Ufkumu genişleten, yeni kapılar açan ve tekrar okumak isteyeceğim bir kitap oldu. Teşekkürler