Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Babam Aşkale'den döndükten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Para nedeniyle değil. Çok kırılmıştı. Memleketine çok hizmet ettiğine inanıyordu ve böyle bir şey beklemiyordu. Çok kırıldı. 1954'de ölünceye kadar bu kırgınlığı ve durgunluğu geçmedi. Adalet Bakanı'nın isteği ile İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, İstanbul Barosu'na 13 Nisan 1943 tarihli bir tezkere göndermiş ve "Avukat Gad Franko'nun ötede beride Varlık Vergisi Kanunu'ndan bahisle gerek bu kanun ve gerekse hükümetin manevi şahsiyeti aleyhinde tecavüzkar sözler sarf ettiği işitildiğinden disiplin bakımından muktezası takdir edilmek üzere diyerek, avukat Gad Franko'ya disiplin cezası verilmesini istemiştir. Avukat Emil Franko, babasının Varlık Vergisi Kanunu için "bu kanun kurun-ı vustai (Ortaçağʻa ait) bir kanundur" dediğini hatırlıyor. Savcılık bununla da kalmıyor ve 14 Mayıs 1943'te başlamak üzere tam 11 tekit yazısı ile soruşturma sonucunun bildirilmesini istiyor. Mekki Hikmet Gelenbeğ başkanlığındaki İstanbul Barosu İdare Meclisi, 944/12 sayı ile "Avukat Gad Franko hakkında disiplin takibatı açılmasına mahal olmadığına 30 Mart 1944 tarihinde ittifakla" karar veriyor. (139) (139) "Varlık Vergisi Kıskacında Bir Avukatlar Ailesi", Baro Gündemi, sayı 6, Aralık 1997, s. 38-40.
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.