2 Ağustos 1988'de ürdün Kralı Hüseyin, Batı Şeria ve Doğu
Kudüs üzerindeki egemenlik haklarından vazgeçtiğini açıklaya
rak, FKÖ'nün Ürdün'den ayrı bağımsız bir Filistin devleti kurma isteğine saygı duyduğunu açıklamış ve 15 Kasım 1988'de Filistin Milli Konseyi, bağımsız Filistin Devleti'nin kurulduğunu ilan etmişti.
Türkiye, üzerinde egemenlik kullanacağı topraklara fiilen sahip
olmamakla birlikte, bağımsız Filistin Devleti'ni tanıyan devletler
arasında yer aldı. Türkiye'nin Filistin Devleti'ni "tanıma" kararının
arkasında, bölge sorunları karşısında izlenen Arap yanlısı tutumunun ve özellikle Başbakan Turgut Özal'ın etkili olduğu söylenebilirdi. Ortadoğu'da bölgesel güç olarak rol oynamayı hedefleyen Özal, Filistin Devleti 'nin tanınmasını bir fırsat olarak değerlendirmişti. Öte yandan Türkiye, Arafat'ın başkanlığını yaptığı "Fatah" örgütünü Ortodoks ve Yunan sempatizanı Filistinlilere karşı güçlü kılmak istemekteydi.6 Türkiye'nin "tanıma" kararı almasında "intifada"nın yarattığı kamuoyu baskısının da rolü olmuştu.
Sayfa 41 - KAYNAK YAYINLARI