Muhakkak “bilgi”yi tanımlayan herhangi
bir dil-oyununa göre, “sanat”ı tanımlayamayacağımız anlamına gelmelidir bu. Sanal nedir? ve Otuz katlı bir binanın otuzuncu kat penceresinden dışarı yürürsen ne olur? sorularına beklenen yanıtlar aynı türden olmaz. İkinci sorunun yanıtının kesinlikle düşerim ve büyük olasılıkla ölürüm şeklinde olduğunu bilirsiniz. Ancak sanatın ne olduğu sorusunun yanıtı, sanatın yalnızca bir görüş meselesi olduğunu, dolayısıyla her şeyin en azından potansiyel olarak sanat olduğunu düşünmüyor olsanız da, aynı şekilde “bildiğiniz” bir şey değildir. Ancak sanatın ne olduğunu düşünürseniz düşünün, onun ontolojisi pek çok diğer şeyin olduğunu düşündüğünüzden
çok daha yoğrulabilirdir. Örneğin, bir masa pek çok değişik form alabilir, ancak yine de bunlar sanatın alabileceği formlardan çok çok daha azdır. Hangi tanımıyla olursa olsun “sanat"la karşılaştırıldığında diğer hemenher şey daha az heterojendir; bunlardan en az heterojen Olanı da “biİim’’dir.