Yaban'ın yani Ahmet Celal'in hikayesi öyle bir dokundu ki...
Dokundu çünkü Ahmet Celal'in yarası kabuk bağlamadı, hala kanıyor. Daha Cumhuriyet kurulmadan kanayan bu yara Cumhuriyet'in yüzüncü yılına giderken hala kanıyor.
Ne diyordu Ahmet Celal:
"Oysa, burada, isterdim ki farkında olsunlar. Zira, sağ kolumu, ben, onlar için kaybettim." (#94508390)
Bizler, bizim için bir şeylerden feragat edenlerden, bir şeyler kaybedenlerden haberdar mıyız? Bakmayın bir şeyler dediğime. Öyle sıradan şeylerden bahsetmiyorum. Hayatından, sevdiklerinden, uzuvlarından bahsediyorum. Onların yaptıklarının farkında mıyız? Kısaca bizler, gerçekten "biz" miyiz?
Kitabı okurken aklıma o kadar çok şey geldi ki, bazılarına değinmek istiyorum:
*
Hendeklerde Vurulduk kitabının yazarı. Bizim için yaralanan bir Gazi. Onun bir yazısı aklıma geldi. (ttahaber.com/yazarlar/bahadd...)
Yazısında bakın ne diyor:
"...İşte dostlar çatışma ve patlamalara maruz kalmış asker ve polislerin neredeyse hepsi bu travmaları yaşıyor. Ülkemizde yeterli “Askeri psikiyatr” var mı acaba?
Varsa biz niye hiç yardım alamadık?
Asker ve polisler bu travmalarında genelde yalnız kalır. Tek başına mücadele eder. Eğer şanslı ise ailesi de destek olur. Bu tip travmalara maruz kalan personeli rehabilite etmek adına maalesef ki ülke olarak yetersiziz.
Personel hayatta tek başına bırakılıyor. Her konuda olduğu gibi bu konuda da profesyonel destek alamıyor.
Şuan Gazi’ler ne halde bilen var mı?
Ya soran var mı?"
*Bülent Arınç'da geldi aklıma. Şerefli Türk subayları, fetö kumpasları ile hapse atılınca: "Ordu bağırsaklarını temizliyor." deyişi ile. Ve kendisine hala fetöden soruşturma açılmayışı ile...
Belki merak eden vardır, kimler içerdeyken böyle demiş bu adam diye?
-https://1000kitap.com/yazar/ahmet-yavuz_30117
-